Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 2764 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 9098 - Esas Yıl 2013
Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık ve katılanlar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü : Hükümde, katılanın yüzüne karşı verilen karara karşı kanun yolu başvuru süresinin, kararın “tebliği veya tefhimi tarihinden itibaren” başlayacağının belirtilmesi suretiyle katılanın yanıltmış olması karşısında, katılan A.. B..'ün 19/09/2011 tarihli temyiz isteminin, öğrenme tarihi itibariyle süresinde olduğu kabul edilerek yapılan incelemede ;Suç tarihinde Ataşehir İlçe Emniyet Müdürlüğüne bağlı Önleyici Hizmetler Büro Amirliğinde görevli polis memuru olan sanığın, resmi polis hizmet aracı ile yanında diğer görevli polis arakadaşı tanık Abdülkadir olduğu halde, telsiz anonsu ile verilen Üsküdar Çevik Kuvvetten çıkan ve çevik kuvvet personelini taşıyan ve Tuzla'dan dönüp sanığın çalıştığı Emniyet biriminin görev alanında yer alan Bostancı Köprüsüne yaklaşan servis aracının güvenliğinin sağlanması yolundaki talimat üzerine, Bostancı Köprüsüne gitmek üzere araçla ayrılırken dosyaya konu çarpışma olayının meydana geldiği, sanığın görevi nedeniyle gerçekleşen taksirle ölüm olayında eyleminin 4483 sayılı Kanun uyarınca soruşturma iznine tabi olduğu, ilgili merciden soruşturma izni istenip, davanın bu izin süresince durmasına karar verilmesi gerekirken davaya devamla hüküm kurulması ,Kanuna aykırı bulunduğundan, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmekle, hükmün bu nedenle, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, 5/2/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.