Mahkemesi :Sulh Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 89/1-2.b, 62/1, 51, 51/3-6-7-8. maddeleri gereğince mahkûmiyetDairemizce verilen 17.02.2014 gün ve 2013/11696 esas, 2014/3802 sayılı karara Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca, adli sicil kaydı bulunmayan ve suç tarihinde 65 yaşını ikmal etmiş olan sanık hakkında hükmedilen kısa süreli hapis cezasının TCK'nın 50/3. maddesinin amir hükmü gereğince 1. fıkrada yazılı tedbirlerden birine çevrilmesi zorunluluğu nedeniyle hükmün bozulmasına karar verilmesi yerine onanmasına karar verilmesinin isabetsiz olduğu gerekçesiyle itiraz edilmekle, 5271 sayılı CMK'nın 308. maddesine 02.07.2012 gün ve 6352 sayılı Kanunun 99. maddesine eklenen 3. fıkra uyarınca itiraz konusu değerlendirildi;İncelenen dosyada, 28.12.1944 doğumlu ...'in 05.02.2012 tarihinde işlediği taksirle yaralama suçunun suç tarihinde 65 yaşını ikmal ettiği ve adli sicil kaydı bulunmadığı halde, TCK'nın 50/3. maddesindeki zorunluluğa rağmen ... Sulh Ceza Mahkemesince 22.01.2013 gün ve 2012/266 - 2013/38 sayı ile sanığın TCK'nın 89/1-2.b ve 62/1. maddeleri uyarınca 3 ay 22 gün hapis cezasıyla cezalandırılmasına ve cezasının aynı Kanunun 51. maddesi uyarınca ertelenmesine karar verildiği ve hükmün özel Dairece onanmasına karar verildiği görülmekle;Gereği düşünüldü:1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının KABULÜNE,2- 17.02.2014 gün ve 2013/11696 - 2014/3802 sayılı ONAMA kararının KALDIRILMASINA,Sanığın idaresindeki araçla, tali yoldan anayola çıktığı sırada, ana yolda seyir halinde olan tanık ...'ın, sanığın aracına çarpmamak için manevra yaptığı, sanığın ... ilçe merkezine devam ettiği, tanık ...'ın sanığı takip sonucu önünü keserek durdurduğu, ...'ın ve katılanın araçlarından inerek, sanığın araçtan inmesini istedikleri, sanığın araçtan inmediği, olay yerinden ayrılmak istediği için, aracını ileri doğru hareket ettirdiği sırada, aracın sağ ön tarafında bulunan katılana çarparak, katılanın sağ tibia kırığı olacak şekilde yaralandığı olayda, sanığın kusurunun olduğu, mahkemenin kabulü oluşa uygun olduğundan, tebliğnağmedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının, eksik incelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Yerel Mahkeme hükmünün, suç tarihinde 65 yaşını ikmal etmiş bulunan ve daha önce hapis cezasına mahkum edilmemiş bulunan sanık hakkında tayin edilen 3 ay 22 gün hapis cezasının TCK’nın 50/3. maddesi uyarınca maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu, TCK’nın 50 ve 51. maddelerinin her ikisi de kişiselleştirme kurumu ve birbirlerine karşı öncelikleri bulunmamakta ise de, mecburi olan hükümlerin, taktiri hükümlerden önce uygulanacağı, Kanunun 50/3. fıkrasındaki düzenleme uyarınca öncelikle 50/1. maddesinin uygulanmasının gerektiği nazara alınmaksızın hükmedilen hapis cezasının TCK’nın 51. maddesi uyarınca ertelenmesi,Kanuna aykırı olup, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 14/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.