Tebliğname No : 12 - 2014/371714Mahkemesi : Menemen 3. Asliye Ceza MahkemesiKarar Tarihi :18/09/2014Numarası : 2014/61 - 2014/134 Suç : Taksirle yaralama Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;27/12/2004 doğumlu mağdur B.. K..'nın, 31/03/2013 tarihinde ailesi ile birlikte Menemen Belediyesine ait olan Kasımpaşa Mahallesindeki parkta bulunduğu sırada, oturak kısmının boş olduğunu farketmediği bir banka oturmak istediği, ancak vücudunun büyük bölümünün bankın içine düşmesi nedeni ile bankın oturak kısmındaki tel parçalarının kafasının arka kısmında saçlı deriyi yırtması sonucu yaralandığı olayın parkta bulunan bankların kontrolünün yapılmaması ve oturulamayacak durumda olanların yenisi ile değiştirilmemesi sonucu meydana geldiği, Menemen Belediye Başkanlığı'nın 05.08.2013 tarihli yazısında “Kasımpaşa Mahallesinde bulunan parkta bozulan oturma yerleri hakkında olay tarihi öncesinde ve sonrasında Belediyeye herhangi bir ihbar veya şikayetin yapılmadığı, parklarda oyun ve oturma grupları vb. bozulan yerlerin denetim kontrol ve tamirinin Belediye Fen İşleri Müdürlüğüne bağlı Park İşleri Amirliği tarafından yapılmakta olduğunun ve ayrıca söz konusu parktan sorumlu bir işçinin de bulunduğunun” belirtildiği ancak Menemen Belediyesinin internet sayfasındaki teşkilat şemasında Fen İşleri Müdürlüğünden bağımsız olarak Park İşleri Amirliğinin de bulunması nedeni ile sanığın sorumluluğu konusunda şüphe oluştuğundan, suç tarihi itibari ile Menemen Belediyesi Fen İşleri Müdürlüğü ve Park İşleri Amirliğinin görev ve yetkileri ile aralarındaki ilişkinin niteliği de tespit edilerek sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeksizin eksik incelemeye ile yazılı şekilde hüküm tesisi,Kabule göre de:1-) TCK'nın 89/1. maddesinde hapis cezası ile adli para cezasının seçimlik olarak düzenlendiği, hürriyeti bağlayıcı cezanın seçilmesi halinde TCK'nın 50/2. maddesi gereğince adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi,2-) Atılı suçun taksirle işlenen suç olması ve sanığın adli sicil kaydında bulunan sabıkasının kasten işlenen görevi ihmal suçuna ilişkin olması nedeniyle TCK'nın 58/4. maddesi gereğince tekerrür koşullarının oluşmadığı gözetilmeden aynı Yasanın 58/3. maddesinden bahisle yazılı şekilde uygulama yapılması,Kanuna aykırı olup, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 22/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.