Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 25514 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28448 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : ...; TCK'nın 85/1, 62/1, 51/1-3-7. maddeleri gereğince mahkumiyet, Sanıklar ..., ..., ...,...; TCK'nın 85/1, 62. maddeleri gereğince mahkumiyet ..., ..., ... müdafiileriTaksirle öldürme suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler sanıklar ..., ..., ..., ... müdafiileri ve sanık ... tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanıklardan ...'in başhekim, ...'in hastane işletme müdürü, ...'ın hastane teknisyeni olarak çalıştıkları Özel Park Hastanesi'nde muayene olan ölenin, sedye ve hasta taşımak için kullanılan asansöre bindikten sonra asansör kapısı tam kapanmadan asansörün yukarı doğru hareketlenmesi sonucu mağdurun asansör kabini ile duvar arasına sıkışarak ölmesi şeklinde meydana gelen olayda; sanıklardan ...'in ... isimli firmanın sahibi, ...'ın aynı şirkette asansör bakım sorumlusu olduğu, serbest makine mühendisi tarafından düzenlenen bilirkişi raporunda asansörün kapısının açık halde iken çalışmasının nedeninin fiş -kontak olduğunun belirtildiği, tarafsız tanık ...'ın ifadesinde; kasım ayının ikinci haftasında kızını hastaneye götürdüğünde, kazanın meydana geldiği asansöre bindiklerini,asansörün ikinci kattan dördüncü kata 4-5 dakika içinde çıktığını, asansörede bulunan hastane temizlik görevlisi bayanın “şu asansörü yaptırmadılar gitti” diye serzenişte bulunduğunu beyan ettiği, bu olayın son bakım tarihinden sonra olduğu, Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğinin 165. maddesinde teknisyenin hastanede bulunan bütün sıhhi ve fenni tesis ve cihazların muayene, kontrol, bakım ve onarımından sorumlu olduğunun belirtildiği asansörün 27.11.2010 tarihli son bakımının sanıklar ... ve ... tarafından yapıldığı, sanıklar ... ve ...'ın asansörün aylık bakımını yeterli şekilde yapmamak suretiyle kusurlu oldukları, aynı yönetmeliğin 147. maddesinde hastane müdürünün kurumun idari, mali ve teknik hizmetlerini yürütmekle yükümlü olduğu,yine Özel Hastaneler Yönetmeliğinin 16. maddesinde; özel hastanelerin teknik hizmetlerinin mesul müdürün sorumluluğunda yürütüleceğinin belirtildiği dikkate alındığında; sanık ...'in kazanın meydana geldiği asansörün bakımını denetlememek suretiyle kusurlu oldukları anlaşılmakla,A-Sanık ... hakkındaki hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın kusura ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA ,B-Sanıklar ..., ..., ... ve ... hakkındaki hükümlere yönelik temyiz itirazalrının incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar ..., ..., ..., ... müdafiilerinin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- Yataklı Tedavi Kurumları İşletme Yönetmeliğinin 110. maddesinde başhekimin görev ve yetkileri sayılmış olup, anılan maddede başhekimin kurumun bütün bölümleriyle tesisat, cihaz ve malzenesini belirsiz zamanlarda kontrol edeceği, bozulanların onarımının sağlanacağı belirtilmiş ise de; 27.11.2010 tarihli asansör bakım tutanağında herhangi bir arızadan bahsedilmediği gibi, hastanenin teknik işlerinin yürütülmesinden hastane müdürünün sorumlu olduğu anlaşılmakla; sanık ...'e yüklenebilecek kusur bulunmadığı gözetilmeksizin sanık ...'in beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,2- Sanık ... yönünden, davaya konu asansörün bakımını üstlenen firmada asansör bakım elemanı olarak çalışan sanık ...'ın asansör bakımı konusunda yeterli teknik donanıma sahip olup olmadığı, gerekli eğitimleri alıp almadığı hususlarının araştırılması, adı geçenin yeterli teknik donanıma sahip olması durumunda firma sahibi sanık ...'in sorumlu olmayacağı da gözetilerek, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun tayin ve takdir edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,3- 5237 sayılı TCK'nın 50 maddesinin sanıklar ... ve ... hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanıkların kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılmasının gerektiği, dosya içeriğine göre; sanıkların sabıkasının ve dosyaya yansıyan olumsuz bir davranışlarının bulunmadığı, iyi halleri nedeniyle cezalarında TCK'nın 62. maddesi gereğince indirim yapıldığı, müştekilerin yargılamadan sonra zararlarının karşılandığına ilişkin ibraname ve feragatname sundukları da dikkate alınarak, TCK'nın 50/4. maddesinde belirtilen paraya çevirme hükümlerinin yeniden değerlendirilmesi lüzumu,Bozmayı gerektirmiş olup, sanıklar ..., ..., ..., ... müdafiilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 12.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.