Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : TCK'nın 179/2-3, 62, 50/1, 50/6, 58/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:İki sınır arasında temel ceza belirlenirken suçun işleniş şekli, meydana gelen zararın ağırlığı, sanığın kasta dayalı kusurunun yoğunluğu nazara alınmak suretiyle adalet ve hakkaniyet kurallarına uygun bir cezaya hükmedilmesi gerektiği nazara alınıp, 241 promil alkollü olarak araç kullanan sanık hakkında alt sınırdan uzaklaşılarak ceza tayin edilmesi gerektiği gözetilmeden yazılı şekilde ceza tayini; aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, sair temyiz itirazlarının reddine ancak, 1) 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 58/6. maddesine göre, tekerrür hâlinde hükmolunan cezanın, mükerrirlere özgü İnfaz rejimine göre çektirilmesi ve aynı maddenin 8. fıkrasında yer alan mükerrirlerin mahkûm olduğu cezanın infazı ile denetimli serbestlik tedbirinin uygulanmasının, kanunda gösterilen şekilde yapılması gerektiği biçimindeki düzenlemeler doğrultusunda, 5275 sayılı Ceza ve Güvenlik Tedbirlerinin İnfazı Hakkında Kanun'un 108/1-c maddesinde, tekerrür hâlinde işlenen suçtan dolayı mahkûm olunan süreli hapis cezasının dörtte üçünün infaz kurumunda iyi hâlli olarak çekilmesi durumunda, koşullu salıverilmeden yararlanılabileceği ve ancak aynı maddenin 2. fıkrasına göre, tekerrür nedeniyle koşullu salıverme süresine eklenecek miktarın, tekerrüre esas alınan cezanın en ağırından fazla olamayacağına dair hükümler içerdiği nazara alındığında, mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanabilmesi için hapis cezasına hükmedilmesi gerektiği cihetle, hakkında "2 yıl süre ile bir meslek veya sanat edinmeyi sağlamak amacıyla, gerektiğinde barınma imkânı da bulunan bir eğitim kurumuna devam etme" şeklindeki seçenek yaptırıma hükmedilen sanığın cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine yasal olanak bulunmadığı gözetilmeksizin sanık hakkında TCK'nın 58. maddesinin uygulanması, 2) Sanık hakkında tayin edilen hapis cezasının seçenek yaptırıma çevrilmesi sırasında uygulama maddesinin fıkrasının gösterilmemesi suretiyle, CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 7. nolu bendindeki “TCK'nın 50/1.” ibaresinin "TCK.'nın 50/1-c" olarak değiştirilmesi, hüküm fıkrasının 9. bendinin hükümden çıkartılması suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.