Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 2497 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24617 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : 466 sayılı Kanun gereğince tazminatHüküm : 800 TL maddi ve 8.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesineDavacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağını oluşturan .... Ağır Ceza Mahkemesinin 27/09/2005 tarih, 2004/143 Esas, 2005/138 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinden; sanığın (davacının) Adam öldürmek suçundan beraatine hükmedildiği, kararın 26/12/2007 tarihinde kesinleştiği, iş bu davanın haksız işlem tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 466 sayılı Kanun’un 2. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, dava için kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmıştır. Bozmaya uyularak, yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin hükmedilen tazminat miktarına, davanın süresinde açılmadığına ve davacının kendi kusuru ile tutuklandığına, davacı vekilinin hükmedilen tazminat miktarına ve eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;Mahkemenin 29.11.2010 tarihli 2008/222 Esas – 2010/239 Karar sayılı ilk hükmünün, yalnızca davalı tarafından temyiz edilmesi ve Dairemizin 29.02.2012 tarih, 2011/13340 Esas – 2012/5707 Karar sayılı ilamı ile davalı taraf lehine bozulması nedeniyle, davacı yararına bozulan kararda yazıldığı miktar olan 2.000 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken hükmü temyiz eden davalının aleyhine olacak şekilde karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca davacı lehine 2.400 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca, isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasından vekalet ücretine ilişkin 2. paragrafının hükümden bütünüyle çıkartılarak yerine 2. paragraf olarak “Yargıtayca bozulmasına karar verilen 29.11.2010 tarihli 2008/222 Esas – 2010/239 Karar sayılı ilk hüküm yalnızca davalı tarafından temyiz edildiğinden davalı aleyhine karar verilemeyeceği de gözetilerek Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince 2.000 TL maktu vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya verilmesine” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 04/02/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.