Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24848 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 7336 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : TCK'nın 179/2, 62, 50/1-a, 52/2, 50/6 maddeleri gereğince mahkumiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın suç tarihinde ehliyetsiz olarak kullandığı araçla seyir halinde iken görevli polis memurlarını görmesi üzerine kaçmaya başladığı, bu sırada aracı ile bir işyerine ait duvara ve bir kısmı park halinde, bir kısmı ise hareket halinde olan onbeş araca çarptığı ve aracı terk edip kaçtığı olayda, sanığın meydana gelen zararları gidermediği gibi, dosya içerisinde mevcut adli sicil kaydına göre de bir çok suçtan sabıkasının olduğu, sanık hakkında temel ceza tayin edilirken, kastının yoğunluğu ve meydana gelen zarar dikkate alınarak, asgari hadden uzaklaşılması gerektiğinin gözetilmemesi ve sanık hakkında hükmedilen hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi; aleyhe temyiz olmadığından bozma sebebi yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün dördüncü bendinin hükümden çıkartılması suretiyle hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.