Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiTrafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanık ...'ın, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 179/3. maddesi gereğince 1 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, aynı Kanun'un 51. maddesi gereğince hapis cezasının ertelenmesine dair Sürmene Sulh Ceza Mahkemesinin 09/07/2013 tarihli ve 2013/47-81 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.Dosya kapsamına göre, evvelce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 50/3. maddesindeki "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkum edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birne çevrilir" hükmü uyarınca anılan maddenin 1. fıkrası bentlerindeki seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesinin zorunlu olduğu gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmiş bulunılmasında isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca Sürmene Sulh Ceza Mahkemesinin 09/07/2013 tarihli ve 2013/47-81 sayılı kararının bozulmasının lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün15/07/2014 gün ve 94660652-105-61-6745-2014-14446/48738 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 03/09/2014 gün ve 2014/280422 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın trafik güvenliğini tehlikeye sokma olarak tespit edilen eyleminden dolayı TCK'nın 179/2-3, 51/1-3-7-8 . maddeleri gereğince 30 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına ve cezanın ertelenmesine karar verilmiş ise de, daha önce hapis cezasına ilişkin hükümlülüğü bulunmayan sanık hakkında tayin olunan kısa süreli hapis cezasının, TCK'nın 50/3. maddesindeki "Daha önce hapis cezasına mahkûm edilmemiş olmak koşuluyla, mahkûm olunan otuz gün ve daha az süreli hapis cezası ile fiili işlediği tarihte onsekiz yaşını doldurmamış veya altmışbeş yaşını bitirmiş bulunanların mahkûm edildiği bir yıl veya daha az süreli hapis cezası, birinci fıkrada yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilir" hükmü uyarınca aynı maddenin 1. fıkrasında yazılı seçenek yaptırımlardan birine çevrilmesi gerektiğinin gözetilmemesinde isabet görülmediğinden;Kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Sürmene Sulh Ceza Mahkemesinin 09/07/2013 tarihli ve 2013/47-81 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, CMK'nın 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hükmün ikinci paragrafının ikinci bendinden sonra gelmek üzere “Sanığa verilen kısa süreli hapis cezasının TCK'nın 50/3. maddesindeki amir hükme göre, takdiren aynı kanunun 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilerek TCK'nın 52/2. maddesine göre günlüğü 20 TL'den sanığın neticeten 600 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklinde bir paragraf eklenmesine, bu uygulamanın yasal sonucu olarak sanık hakkında, TCK'nın 51 maddesindeki erteleme hükümlerine hükmedildiği üç, dört, beşinci paragrafların hüküm fıkrasından çıkartılması ile diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın buna göre yapılmasına, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.