Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 24687 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6302 - Esas Yıl 2014
Tebliğname no : 12 - 2013/390359
Mahkemesi : Adana (Kapatılan) 8. Sulh Ceza Mahkemesi
Tarihi : 24/10/2013
Numarası : 2013/417 - 2013/998
Suç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokma
Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Sanığın idaresindeki araç ile gündüz vakti, tek yönlü yolun orta şeridinde seyir halinde iken, halk otobüsünün, sağ şeridin kapalı olması nedeni ile orta şeritte durakta durduğu ve arkasında seyir halinde bulunan mağdur sürücünün, halk otobüsünü sollamak istediği sırada, sanığın bu sürücünün sağından ve solundan geçerek sol şeride geçtiği ve her iki aracın sol şeritte çarpıştığı olayda; dosya kapsamında sanığın kişilerin hayat, sağlık ve malvarlığı açısından tehlikeli olabilecek şekilde sevk ve idare ettiğinin delillerinin bulunmadığı, sanığın sürekli makas atarak ve süratli şekilde yolda gittiğine dair bir tespite yer verilmediği anlaşılmakla; sadece hatalı sollama yapmanın atılı suçu oluşturmayacağı dikkate alınarak, unsurları oluşmayan atılı suçtan sanığın beraati yerine, yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Kabule göre de;
1-TCK'nın 52/2. maddesinin sanık hakkında uygulanması sırasında sanığın şahsi ve ekonomik hallerinin göz önünde bulundurulması gerektiği gözetilmeksizin, satış danışmanı olduğunu ve aylık 3.000- TL geliri olduğunu beyan eden, dosya içeriğine göre mal varlığının bulunduğuna ilişkin bilgi bulunmayan sanık hakkında tayin edilen cezanın TCK'nın 52/2 maddesi gereğince adli para cezasına dönüştürülmesi sırasında, asgari hadden çok fazla uzaklaşılarak günlüğü 50 TL üzerinden paraya çevrilmesi suretiyle fazla ceza tayini,
2- Sanığın olay anında alkollü olmaması ve hakkında TCK'nın 179/2. maddesi gereğince temel ceza tayin olduğu halde, hüküm fıkrasında TCK'nın 179/3. bendinin yazılması,
Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 04.12.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.