Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürme, taksirle yaralama Hüküm : 1) Katılan-sanık ... hakkında; TCK'nın 85/2, 62/1, 50/4,1-a, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet 2) Katılan -sanık ... hakkında; TCK'nın 89/1, 89/2-b, 62/1, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Sanık ...'in taksirle öldürme suçundan, sanık ...'in taksirle yaralama suçundan mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, katılan-sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü; A) Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik” gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi uyarınca karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; sanık ... hakkında temel cezanın tayini sırasında gösterilen diğer gerekçeler yasal ve yeterli olduğundan, sanık hakkındaki hükmün 1. bendinde “ suç sebep ve saiklerine ” ibarelerinin çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,B) Sanık ... hakkındaki mahkumiyet hükmüne yönelik sanık müdafii ve katılan vekilinin temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre; sanık müdafii ve katılan vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Dosya içeriğine göre, katılan-sanık ...'in annesi ...'nın ölümüne ve katılan ...'in yaralanmasına tali kusurlu olarak neden olduğunun sabit bulunduğu, TCK'nın 22/6. maddesinin 1. cümlesinin uygulanabilmesi için taksirle hareket sonucu neden olunan neticenin, münhasıran sanığın kişisel ve ailevi durumu bakımından artık bir cezanın hükmedilmesini gereksiz kılacak derecede mağdur olmasına yol açması gerektiği, böyle bir netice ile birlikte başka bir neticenin de meydana gelmiş olması halinde anılan fıkra ile uygulama yapılamayacağı, ayrıca taksirli eylemden doğan neticelerin bölünerek bir kısmı bakımından ceza verilmesine yer olmadığına, bir kısmı bakımından ise mahkumiyete karar verilemeyeceği dikkate alınmadan, sanık ... hakkında annesinin ölümünden dolayı TCK'nın 22/6. maddesi uyarınca ceza verilmesine yer olmadığına, aynı kaza nedeni ile katılan ...'in yaralanmasından dolayı da TCK'nın 89/1, 89/2-b maddeleri uyarınca cezalandırılmasına karar verilmesi, 2- Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1. maddesinin (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik” gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 01/12/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.