Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 24133 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 8871 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Özel hayatın gizliliğini ihlal, kasten yaralamaHüküm : 1-Özel hayatın gizliliğini ihlal etme suçundan: CMK’nın 223/2-e maddesi gereğince beraat 2-Kasten yaralama suçundan: TCK'nın 86/2, 62/1, 52/2-4, 231/5-8- 10-11-13 maddeleri gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılması,Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın beraatine dair hüküm, kasten yaralama suçundan sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Katılan vekilinin, kasten yaralama suçundan verilen karara yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının CMK'nın 231/12. maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, aynı Kanunun 264. maddesi uyarınca kabul edilebilir bir başvuruda mercide yanılmanın başvuranın hakkını ortadan kaldırmayacağı nazara alınarak, katılan vekilinin temyiz isteminin, itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 2-Katılan vekilinin, özel hayatın gizliliğini ihlal etmek suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Sanığın, aynı olay nedeniyle çocuk mahkemesinde yargılanan dava dışı suça sürüklenen çocuk ...’un arkadaşı olduğu, olay tarihinde suça sürüklenen çocuk ...’un, sanığı telefonla arayarak, daha önce arkadaşı olan katılan ...’nun, elinde kız kardeşine ait görüntüler olduğunu ileri sürdüğünü ve katılanın bunu kullanmak suretiyle kız kardeşini taciz ettiğini belirterek, olay yerine çağırması üzerine, sanığın olay yerine gittiği ve dava dışı suça sürüklenen çocuk Yunus ile birlikte, katılana etek giydirmeleri şeklinde gerçekleşen olayda;Dava dışı suça sürüklenen çocuk ....’un, yargılandığı Antalya 2. Çocuk Mahkemesi’nin 2012/138 esas sayılı dosyadaki ifadesinde; “okul bahçesinde ...'ya etek giydiren benim, bana ... isimli halen askerde olan bir abim yardımcı oldu, etek giydirme olayında ben, ... ve ...'nun dışında bulunduğumuz mekanda kimse yoktu” şeklindeki beyanı ile dava dışı suça sürüklenen çocuk ...’ın aynı dosyadaki ifadesinde “... ve ...'ın bir Eteği ...'ya giydirdiklerini motorsikletin farını açıp önüne koyduklarını gördüm. Fotoğraf çektiklerini görmedim” beyanları dikkate alındığında, sanığa isnat edilen etek giydirme eyleminin sabit olduğu, fotoğraf çektirme eyleminde ise, gerek dava dışı suça sürüklenen çocuk ...’un telefonunda yapılan araştırmada suç unsuruna rastlanmaması, gerek katılanın soyut iddiası dışında, sanığın ve dava dışı suça sürüklenen çocuklar ...’un ve ...’in fotoğraf çekme olayının olmadığına dair beyanlarının aksinin kanıtlanamaması dikkate alındığında, fotoğraf çekme olayının sübut bulmaması nedeniyle, sanık hakkında özel hayatın gizliliğini ihlal suçudan beraat kararı verilmesinde isabetsizlik görülmemiş ise de, eylemin katılanın, onur ve şerefini rencide etmek suretiyle bütün halinde TCK'nın 125. maddesinde düzenlenen hakaret suçunu oluşturacağı anlaşılmakla, sanığın bu suçtan sorumlu tutularak cezalandırılması gerektiği gözetilmeden; yazılı şekilde sanığın beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 28.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.