Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23920 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 26039 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : 2863 sayılı Kanun'un 74/1-1. cümle, 5237 sayılı TCK'nın (35/2), 62, 50/1-a 52/2-4. maddeleri gereğince mahkumiyet 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Suç tarihinde saat 01:30 sıralarında, Muğla Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 02/07/2004 gün, 3456 sayılı kararı ile birinci derece arkeolojik sit alanı olarak tescil edilen sınırlar dahilinde yer alan ve halk arasında kaptan mezar anıtı olarak bilinen küçük kilisede, hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilen ... ile verilen mahkumiyet hükümü temyize gelmeyen ...'ün kazma, kürek ve balyoz vasıtasıyla kazı yaptıkları sırada, ortamda bulunan gazdan rahatsızlanmaları üzerine, bu sırada dışarıda gözcülük yapan sanık ile ...'ın 112 acil servis hattını araması üzerine, olay yerine gelen kolluk görevlileri tarafından yakalandıkları, sanığın savunmasında, kazı yapan kişileri tanımadığını, olay günü arkadaşı ... ile kazı yapılan yerin yakınında bulundukları sırada bir ses duymaları üzerine, 112 acil servis hattını aradıklarını beyan etmesine karşın, sanığın cep telefonu hattına ilişkin dosya kapsamında mevcut iletişim kayıtları incelendiğinde, ... isimli şahıs ile gerek olay günü, gerekse olay günü öncesinde pek çok görüşme kaydının bulunduğu, bu sebeple sanığın kazı eylemini gerçekleştiren diğer kişileri tanımadığı ve olayla herhangi bir ilgisinin bulunmadığına ilişkin savunmasına itibar edilemeyeceği anlaşılmakla birlikte, mahkeme tarafından suça konu yerde yapılan kazının, ülkemizde tarımsal amaçlı faaliyet için öngörülen 40 cm'lik derinliği aşıp aşmadığı tespit edilmeden, eylemin teşebbüs aşamasında kaldığı kanaatiyle, yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; bu husus, temyiz edenin sıfatı dikkate alındığında, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın, eksik incelemeye ve beraat kararı verilmesi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanık hakkında hükmolunan hapis cezası üzerinden eylemin teşebbüs aşamasında kaldığından 2/3 oranında indirim yapılması sırasında CMK'nın 232/6 maddesine aykırı olarak uygulanan kanun maddesinin gösterilmemesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün ikinci bendinin başına, “TCK'nın 35/2. maddesi gereğince” ibarelerinin eklenmesi suretiyle eleştirilen husus dışında diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 26/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.