Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23880 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5726 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : TCK'nın 179/3 delaletiyle 179/2, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanığın yönetimindeki ... plakalı aracıyla saat 19:00 sıralarında ...'ın kullandığı ... plakalı araca çarpması sonucu ...'ın basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralandığı ve sanıktan şikayetçi olduğu, olaydan 4 saat sonra yapılan muayenesinde sanığın 230 promil alkollü olduğunun tespit edildiği, taksirle yaralama suçu ile ilgili soruşturma evrakının tefrik edilip Cumhuriyet Başsavcılığının 2012/10565 nolu evrak üzerinden devam edilip Ankara 1. Sulh Ceza Mahkemesinin 2012/289 Esasında kayıtlı davanın açıldığı; sanığın tek bir eylemi ile taksirle yaralama ve trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçlarının oluştuğu, taksirle yaralama suçunun zarar suçu, TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçunun ise tehlike suçu olduğu, her iki suçun birlikte işlendiği hallerde sanığın hangi suç nedeniyle cezalandırılacağı belirlenirken suçlar için kanunda öngörülen cezaların ağırlığı değil, zarar-tehlike suçu kriterinin esas alınması gerektiği buna göre; sanığın taksirle yaralama suçundan cezalandırılmasının mümkün olması halinde sadece taksirle yaralama suçundan cezalandırılması, trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan hüküm verilmesine yer olmadığına karar verilmesi, kovuşturma şartı olan şikayetin gerçekleşmemesi veya şikayetten vazgeçme nedeniyle taksirle yaralama suçundan cezalandırmanın mümkün olmaması halinde ise TCK'nın 179. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan cezalandırılması gerekmesi karşısında; sanık hakkında tefrik edilen dosyanın akıbeti araştırılarak mümkün olduğu taktirde bu dosya ile birleştirilmesi; mümkün olmadığı taktirde diğer dosyada verilen hüküm veya yapılan işlem de nazara alınmak suretiyle, sanığın hukuki durumunun tayin ve takdiri gerektiği gözetilmeden; yargılamaya devamla yazılı şekilde hüküm tesisi,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca, hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 26/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.