Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 23855 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 13596 - Esas Yıl 2013
Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : CMK'nın 223/2-c maddesi gereğince beraat Taksirle yaralama suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, katılanlar tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesinde öğretim üyesi olan sanık hakkında yapılan soruşturma neticesi görev yaptığı üniversitenin rektörlüğünce 2547 sayılı Yükseköğretim Kanunun 53/c-2 (d) maddesi gereğince oluşturulan kurul tarafından verilen 06.12.2010 tarihli men-i muhakeme kararına katılanlar vekilince yapılan itiraz üzerine, Danıştay 1. Dairesinin 03.02.2011 gün, 2011/62 esas, 2011/226 karar sayılı kararı ile, Celal Bayar Üniversitesi Rektörlüğünce oluşturulan yetkili kurulun sanık hakkında verdiği 06.12.2010 tarihli men-i muhakeme kararının bozulmasına ve sanığın TCK'nın 89. maddesi gereğince lüzum-u muhakemesine dair karar verdiği ve verilen bu kararın da kamu davasının açılmasını sağlayıcı nitelikte olduğu anlaşılmakla tebliğnamede bozma öneren görüşe iştirak edilmemiştir.Yapılan yargılamaya, incelenen dosya kapsamına göre, katılanların, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1)Olay tarihinde 4 yaşında olan mağdur ...'ın sık sık tekrarlayan idrar yolu enfeksiyonu rahatsızlığı nedeniyle başvurduğu özel bir pediyatrik nefroloji uzmanınca yapılan tetkiklerinde üreterosel tespit edilmesi üzerine operasyon için 10.02.2009 tarihinde sanığın çocuk cerrahisi uzmanı olarak çalıştığı Celal Bayar Üniversitesi Tıp Fakültesi Hastanesine yatırıldığı, tetkikler neticesi planlandığı üzere bir gün sonra 11.02.2009 tarihinde sanık tarafından bilateral üreteroneosistostomi + sol üreterosel eksizyonu yapıldığı, ameliyatta mesane içinde 3x3 cm boyutunda üreterosel tespit edilerek, rezeke edildiği, sağ üreterinde orifısinin dar olduğu görüldüğü, rezeksiyon yapılarak bu darlığın ortadan kaldırıldığı, bilateral üreteroneosistostomi yapıldığı, her iki üretere kateter konularak mesanenin kapatıldığı, ameliyat sonrası ilk 6 saat içinde yetersiz seyretmesine rağmen sonradan yeterli idrar çıkışı mevcut olduğu, operasyonun mesane düzeyinde olduğu, her iki üreterin post op 6. güne kadar kataterize olduğu, post op izleminde sorun olmaması üzerine bir hafta sonra çocuk cerrahisi ve nefroloji poliklinik kontrolü önerilerek hastanın 19.02.2009 tarihinde taburcu edildiği, Yüksel Sağlık Şurasının 22-23/03/2012 tarihli raporunda; hastaya doğru endikasyonla uygun ameliyatın yapıldığı, meydana gelen darlığın yapılan üreteroneosistostomiye bağlı gelişen bir komplikasyon olduğu, ancak ameliyat sonrası hastanın ameliyat olduğu merkeze kontrol için başvurmadığından komplikasyonun yönetimi hakkında görüş bildirilemeyeceğinin ifade edildiği, katılanların ise temyiz dilekçelerinde operasyondan sonra ameliyatı gerçekleştiren sanığa defalarca müracaat ettiklerini, kendilerinin sanığın özel hastası olduğunu, ayrıca operasyondan sonra sanığın özel muayenehanesine de gittiklerini beyan ettikleri anlaşılmakla, komplikasyon yönetimi hakkında kanaate varılabilmesi için hastanın, sanığın çalıştığı hastanedeki operasyonunun ardından taburcu olduktan sonra yapılmış kontrol, muayene ve tetkiklere ilişkin tüm kayıtlar ile sanığın özel muayenehanesinde 19.02.2009 tarihinden sonraki müracaat kayıt bilgileri de araştırılıp değerlendirilmeden eksik inceleme ile beraatine karar verilmesi,2- 11.02.2009 olan suç tarihinin gerekçeli karar başlığında 2009 olarak gösterilmesi,İsabetsiz olup, katılanların temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, beraate ilişkin hüküm isteme uygun olarak BOZULMASINA, 26.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.