Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23448 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 18239 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : TCK'nın 85/1, 50/4, 52/4, 50/6, 63, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet,Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, TCK'nın 62 maddesinin uygulanması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Sanık hakkında tayin edilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında kanun maddesinin eksik gösterilip adli para cezasının bir gün karşılığının belirlenmesi sırasında uygulanan kanun maddesinin ise gösterilmemesi suretiyle, CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması, 2-TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan "yaptırımın" ibaresinin 01.03.2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26.02.2008 tarih 5739 sayılı Kanun'un 4. maddesi ile "tedbirin" olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının "a" bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlendiği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde anılan kanun maddesini ve 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddesini uygulamak sureti ile hüküm tesisi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının üçüncü bendinde yer alan "50/4" ibaresinden sonra “ ve 50/1-a” ibaresinin ve devamındaki "günlüğü" ibaresinden sonra gelmek üzere de “TCK'nın 52/2. maddesi gereğince” ibarelerinin eklenmesi, yine aynı bentte yer alan "TCK'nın 50/6. maddesi gereğince hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek yaptırımın yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıpta devam edilmemesi halinde, mahkemece kısa süreli hapis cezasının tamamen veya kısmen infazına karar verilmesine, kararın derhal infaz edilmesine, bu durumda TCK'nın 50/5. maddesinin uygulanmamasına, TCK'nın 50/7. maddesi gereğince sanığın seçenek tedbiri elinde olmayan nedenlerle yerine getirmemesi halinde mahkemece tedbirin değiştirilmesine" ibarelerinin hükümden çıkartılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 20.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.