Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23333 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 389 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürme Hüküm : Sanık ... hakkında, Beraat Sanıklar ... ve ... haklarında; TCK'nın 85/1, 62, 50/1-a, 52/2-4, 5275 sayılı Kanun'un 106/3. maddeleri gereğince mahkumiyet ... müdafii Taksirle öldürme suçundan sanıklar ... ve ...'nun mahkumiyetlerine, sanık ... 'un beraatine ilişkin hükümler, sanıklar ... ve ... müdafii ile mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle ve Cumhuriyet savcısının temyiz isteminin sanıklar ..., ... ve ...hakkındaki hükümlere yönelik olduğu belirlenerek dosya incelenerek gereği düşünüldü: Sanık ... 'un, olay yerini sanıklar ... ve ...'ya 06.08.2008 tarihli noter tarafından düzenlenen kira sözleşmesine göre tarla ve ahır olan yeri besicilik ve damızlık sığır yetiştirilmesi amacıyla kiraya verdiği ve sanıkların kendi beyanlarından bu yeri birlikte kullandıkları anlaşılmakla; tebliğnamedeki bozma düşüncelerine iştirak olunmamıştır. Sanık ... Dursun hakkında yapılan yargılama sonunda,yüklenen suç açısından failin taksirinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan,mahalli Cumhuriyet savcısının, bilirkişi raporlarındaki çelişkinin giderilmediğine ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA,Sanıklar ... ve ... haklarında yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafinin, olay yerinin ...'ya ait olduğuna; mahalli Cumhuriyet savcısının, ceza miktarına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine ancak, TCK'nın 52/4. maddesi gereğince, taksitlerden birinin ödenmemesi halinde, geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtar edilmesi yerine, infaz aşamasında nazara alınması gereken 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi gereğince ihtarına karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; 1-g ve 2-g bentlerinin hükümden çıkartılarak yerine “TCK'nın 52/4. maddesi gereğince taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına” ilişkin bentlerin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA19/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.