Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23075 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 5609 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç :Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm :TCK'nın 179/3, 50/1-a, 52/2, 50/6. maddeleri gereğince mahkumiyetTrafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-TCK’nın 179/3. maddesinin yaptırımın 179/2. maddesi olduğu gözetilmeksizin 179/3. madde gereğince cezalandırılan sanık hakkında tayin oluna, 4 ay hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi sırasında adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının ve bir gün karşılığı adli para cezasının belirlenmesinin yasal dayanağının gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. ve TCK'nın 52/2-3. maddelerine aykırı davranılması, 2-TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin, uygulama maddesi de gösterilmeden, infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının (1.) bendindeki “179/3” ibaresinin “179/3-2” ve (2.) bendinin “sanık hakkında hükmolunan kısa süreli hürriyeti bağlayıcı cezanın suçun işlenmesindeki özelliklere ve sanığın kişiliği ile sosyal ve ekonomik durumuna göre TCK'nın 50/1-a maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilmesine; TCK'nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasına esas tam gün sayısının 120 tam gün olarak belirlenmesine; TCK'nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 2.400 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” şeklinde değiştirilmeleri, hüküm fıkrasının (2-2.) bendinin hükümden çıkarılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18/11/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.