Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 23047 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 6237 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 26.484,55 TL maddi ve 40.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesiDavacı vekilinin 03.09.2013 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağı olan Bakırköy 12. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2013/63 Esas - 2013/193 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) kasten öldürme suçundan, 23.12.2010 – 12.02.2013 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 08.07.2013 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 03.09.2013 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış; 10.12.2013 tarihli duruşmaya gelen davacı ...’ın kimlik tespitinin yapılmaması ve beyanının alınmaması sonuca etkili olmadığından, tebliğnamenin 1. bendinde yer alan bozma düşüncesine; manevi tazminatın davacının sosyal ve ekonomik durumu, üzerine atılı suçun vasıf, mahiyet ve niteliği, tutuklanmasına neden olan olayın cereyan tarzı, tutuklu kaldığı süre, tazminat davasının kesinleştiği tarihe kadar davacının elde edeceği parasal değer ve benzeri hususlar da gözetilmek suretiyle, hakkaniyet ölçüsünü aşmayacak bir şekilde, hak ve nasafet kurallarına uygun makul bir miktar olarak tayin ve tespit edildiğinden tebliğnamenin 3. bendinde yer alan bozma düşüncesine iştirak edilmemiş; davacı yararına hükmedilen toplam tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca nisbi vekalet ücreti yerine, maktu vekalet ücretine hükmedilmesi; temyiz edenin sıfatına göre bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Davacının tutuklu kaldığı 23.12.2010 – 12.02.2013 tarihleri arasındaki dönem için maddi zararları hesaplanırken cezaevinde yaptığı harcamaların gerçek maddi zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği gözetilmeden toplam maddi tazminat miktarının 17.620,95 TL yerine, belli bir yerde kayıtlı olarak çalışmayan davacı yönünden asgari geçim indirimi de eklenmek suretiyle 26.484,55 TL olarak fazla şekilde tayini ve davacı yararına karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca 2.640 TL maktu vekalet ücreti yerine 3.000 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1. fıkrasında yer alan “ 18.446,80 TL gelir kaybı ile cezaevinde yaptığı belgeli harcama tutarı olan 8.037,75 TL olmak üzere toplam 26.484,55 TL maddi gelir kaybının olduğu anlaşılmakla, davacının maddi tazminat talebinin kısmen kabulü ile 26.484,55 TL” ibarelerinin hükümden çıkartılarak yerine “17.620,95 TL” ibaresinin eklenmesi, hükmün 3. fıkrasında vekalet ücretine ilişkin kısımda yer alan “3000 TL” ibaresinin hükümden çıkartılarak yerine “2.640 TL maktu” ibaresinin eklenmesi suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.