Tebliğname No : 14 - 2012/205025Mahkemesi : Akhisar 1. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 29/03/2012Numarası : 2008/77-2012/456 Suç : Özel hayatın gizliliğini ihlal Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan sanığın beraatine ilişkin hüküm, mahalli Cumhuriyet savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, mahalli Cumhuriyet savcısının yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak, 1- Dosya kapsamına göre; sanık B.., bir süre arkadaşlık ilişkisi içerisinde olduğu katılan İpek tarafından arkadaşlıklarına son verilmesine tepki olarak, sitemynet adlı internet sitesinde, katılan adına üyelik işlemleri yapıp, oluşturduğu elektronik posta adresini kullanarak, katılanın müstehcen ve özel fotoğraflarını, onun bilgisi ve rızası dışında yayımladığı ve bu fotoğraflardan oluşturduğu CD'yi, katılanın ailesine kargo aracılığıyla gönderdiği iddialarına konu olayda, Sanığın, istinabe yoluyla Ankara 23. Asliye Ceza Mahkemesince alınan 27.06.2008 tarihli, “Yakınan benden almış olduğu parayı göndermeyince bana vermiş olduğu çıplak resmini CD'ye kaydedip ailesine gönderdim.???; mahkemece alınan 08.06.2009 tarihli, “Telefonuma MMS kanalıyla gelen resimleri CD'ye çekerek ailesine gönderdim...Ben katılanın resimlerini internete vermedim.”; 16.03.2012 tarihli, “CD'nin içerisinde katılana ait bana MMS ile gönderdiği çıplak fotoğrafları vardı.”, Cumhuriyet Başsavcılığınca alınan 25.01.2008 tarihli, “bunun dışında bir kez de şikayetçinin ailesine şikayetçinin yukarıda anlattığım şekilde bana göndermiş olduğu fotoğrafları CD olarak kargo yoluyla gönderdiğim zaman gönderici olarak yine C.. A.. ismini yazmıştım. Çünkü beni arayarak rahatsız etmelerini istemiyordum, gerçekte C.. A.. isminde birisinin olup olmadığını bilmiyorum, o an aklıma geldiği için bu ismi kullandım. Yukarıda anlattıklarım dışında ben internette site oluşturup şikayetçinin resimlerini yayınlamadım.” şeklindeki aşamalarda kaçamaklı ikrarı içeren savunmalarına, sanığın kullanımındaki telefondan katılana gönderilen ve içeriğine sanık tarafından da itiraz edilmeyen, “Çok acı!!! .., “Sana daha ne sürprizlerim var bir bilsen...bakmadın galiba internete henüz, bence baksan iyi olur, zararın neresinden dönersen senin için o kadar iyi olur.”, “Sana ölmüş anne ve babamın üzerine yemin ederim. 1 hafta içerisinde seninle birlikte olamazsam eğer, seni arkadaşlarına rezil edeceğim İpek...”, .......böyle bitsin istemezdim.”, “Sayfanı 3 günde 2.600 kisi ziyaret etmiş ve 960'ı foto. Bilgisayara indirmiş. Sana yollanan e-maillerde ise herkes seninle aynı şeyi istiyor. H..,.. çok sevdiğin insanın web sayfasında senin resimlerinin yayınlanmasına hayır demezsin değil mi?”, “Beni artık tanımış olman lazım İpek, yaparım dediğim şeyi yaparım, bunun örneklerini de gördün zaten sen..”, “Patronların google'a girmiyor galiba. Web adresin harika oldu, güncellendi... Bakmanı isterim!”, “Nasıl beğendin mi web sayfanı? O sadece bir başlangıçtı İpek, sen akıllanmadıkça devamı olacak, sadece bekle ve gör.”,....sitemynet.com...bakmanızı isterim.”, “Şimdi S.., I. ve diğerleri, erkekleri zaten saymaya gerek yok, senin ne olduğunu öğrensinler bakalım, sana da hayırlı olsun, hayırlı müşteriler.”, “Bunun geri dönüşü yok İpek, bana başka bir şans bırakmadın şimdi hattımı değiştireceğim ve ailen ile tüm sevdiklerine web adresini vereceğim, h.. “E.İ., seni kendi kaderinle baş başa bırakıyorum işte yalanlarınla birazdan gerçek yaşam filmi başlayacak” şeklindeki mesaj içeriklerine, tanık Bahar'ın, “Benim mail adresime İpek'in müstehcen resimlerini bana gönderdi...aynı resimleri İ. annesine ve babasına da bir CD yaparak göndermiş...bundan 3-4 ay önce İpek'in fotoğrafları internette yayınlanınca...arkadaşım İ.her yayınlanan Web adresini iptal ettirebilmek için ilgili kurumlara müracaat etti...Hatta şu an bu olaylar nedeniyle intihar etmeyi bile düşünüyor.”, tanık Y., “Eski kız arkadaşım olan B..beni evine çağırdığında, bilgisayarda, internet ortamına girerek, mynet internet sitesinde, katılanın çıplak olarak çekilmiş fotoğraflarını gösterdi. Bahar bana katılanın fotoğraflarının siteye sanık tarafından verildiğini söyledi.”, tanık Hakan'ın, “Ben internet sitesine baktım, birlikte çekilmiş normal resimlerin yanı sıra müstehcen içerikli resimler de vardı”, tanık D. “Sanık, babama kargo ile bir paket gönderiyor. Ve bu paketten hakaret, tehdit mektupları ayrıca bir cd. Cd'nin içinde kız kardeşimin fotoğrafları vardı. Sanık kız kardeşimin adına site kurup İnternette de bu fotoğrafları yayınlıyor. Biz savcılığa dilekçe verdikten sonra yaklaşık bir on gün kadar bizi rahatsız etti. Fakat şu anda bizi rahatsız etmiyor.” şeklindeki iddiaları doğrular mahiyetteki anlatımlarına, M. M.Yayıncılık Uluslararası Elektronik Bilgilendirme ve Haberleşme Hizmetleri A.Ş. vekilinin 26.02.2009 tarihli cevabi yazısında, “...yapılan kontrollerde belirtilen Mysite hizmetinin uygunsuz içerik nedeni ile 24.10.2005 tarihinde durdurulduğu tespit edilmiştir.” ibarelerine yer verilmiş olmasına ve katılanın özde değişmeyen, tanık anlatımlarıyla da doğrulanan samimi beyanlarına nazaran, sanığın iddiaya konu eylemleri gerçekleştirdiği anlaşılmakla, sanık hakkında TCK'nın 134/2. maddesinde tanımlanan özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan mahkumiyet kararı verilmesi gerekirken, delillerin takdirinde yanılgıya düşülerek, “Sanığın üzerine atılı bu suçlamayı kabul etmediği, dosyada bulunan Mynet Medya Yayıncılık Uluslararası Elektronik Bilgilendirme ve Haberleşme A.Ş vekilinin 26/02/2009 tarihli yazısında da söz konusu internet adresinin 24/10/2005 tarihinde durdurulduğu ve kullanıcı bilgilerine ait IP bilgilerine ulaşılamadığı hususunun bildirildiği, yine dosyada bulunan İstanbul İl Emniyet Müdürlüğünün 26/05/2009 tarihli yazısına göre IP adresine ulaşılamadığı, bu durumda sanığın bu suçtan dolayı savunmasının aksine cezalandırılmasına yeter her türlü şüpheden uzak kesin ve inandırıcı delil olmaması nedeniyle şüpheden sanık yararlanır ilkesi gereğince sanık hakkında beraat kararı vermek gerekmiştir.” şeklindeki oluşa ve dosya kapsamına uygun düşmeyen gerekçelerle, sanık hakkında beraat kararı verilmesi, 2- Adli emanetin 2006/110 sırasında kayıtlı eşyalar hakkında bir karar verilmemesi, kanuna aykırı, 3- Hükümden sonra 05.07.2012 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanarak yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması ve Basın Yayın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 1. maddesinin, “31/12/2011 tarihine kadar, basın ve yayın yoluyla ya da sair düşünce ve kanaat açıklama yöntemleriyle işlenmiş olup; temel şekli itibarıyla adlî para cezasını ya da üst sınırı beş yıldan fazla olmayan hapis cezasını gerektiren bir suçtan dolayı; a) Soruşturma evresinde, 04/12/2004 tarihli ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 171 inci maddesindeki şartlar aranmaksızın kamu davasının açılmasının ertelenmesine, b) Kovuşturma evresinde, kovuşturmanın ertelenmesine, c) Kesinleşmiş olan mahkûmiyet hükmünün infazının ertelenmesine, karar verilir.” hükmü ve TCK'nın 134/2. maddesinde öngörülen ceza miktarına göre, sanığın hukuki durumunun yeniden tayin ve takdirinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş olup, mahalli Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 03.02.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.