Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminatHüküm : 928 TL maddi ve 1.500 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesiDavacı vekilinin 25.03.2013 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağı olan Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2012/355 Esas - 2012/413 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan, 13.09.2012 – 19.10.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 28.12.2012 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 25.03.2013 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmış; davacının tazminat istemine dayanak Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/355 Esas - 2012/413 Karar sayılı ceza dava dosyası kapsamında, uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan yakalanarak tutuklandığı, hakkında TCK’nın 188/3. maddesi gereğince uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı ve beraat hükmü ile birlikte davacı hakkında suç duyurusunda bulunulması suretiyle davacı hakkında 191/1 maddesi gereğince uyuşturucu madde kullanma suçundan Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesine kamu davası açıldığı, yapılan yargılamalar sonunda davacının Ankara 7. Ağır Ceza Mahkemesinin 2012/355 Esas - 2012/413 Karar sayılı ceza dava dosyası kapsamında uyuşturucu madde ticareti yapma suçu nedeniyle beraatine hükmedildiği, Ankara 5. Sulh Ceza Mahkemesinin 2013/157 Esas - 2013/1696 Karar sayılı ceza dava dosyası kapsamında ise uyuşturucu madde kullanma suçu nedeniyle davacının 1 yıl süre ile denetimli serbestlik tedbirine tabi tutulmasına karar verildiğinin anlaşılması karşısında, 5237 sayılı TCK'nın 191. maddesi gereğince hükmolunan tedavi ve denetimli serbestlik tedbirinin gereklerine uyulması halinde davanın düşmesine karar verileceği, uyulmaması durumunda ise yargılamaya kaldığı yerden devam edilerek hüküm verilmesi gerektiğinin anlaşılması ve davacının (sanığın) tutuklamaya konu eyleminin tek olduğu uyuşturucu madde kullanma suçunun davacının tutuklanmasına esas olan suçtan bağımsız nitelikte ayrı bir suç olma özelliği taşıması ve davacı yönünden tazminat davasına dayanak teşkil eden ceza dava dosyasında yapılan yargılama sonucu verilip kesinleşen beraat kararı ile birlikte beraatle sonuçlanmış suça ilişkin olarak yapılmış olan tutuklamanın haksız hale geldiğinin anlaşılması nedeniyle, sanık (davacı) hakkında beraat kararının yanı sıra uyuşturucu madde kullanma suçundan tedaviye ve denetimli serbestlik tedbirine karar verilmiş olmasının davacı lehine tazminata hükmedilmesine engel teşkil etmeyeceği ve koruma tedbirleri nedeniyle tazminat verilmesine ilişkin 5271 sayılı CMK'nın 141/1 ve devamı maddelerinde belirtilen şartların davacı yönünden gerçekleştiği gözetilerek, davanın kısmen kabulüne karar verilmesi nedeniyle; tebliğnamedeki bozma düşüncesine iştirak edilmemiştir.Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Davacının tutuklu kaldığı 13.09.2012 – 19.10.2012 tarihleri arasındaki dönem için maddi zararları hesaplanırken toplam maddi tazminat miktarının 887,94 TL yerine, belli bir yerde kayıtlı olarak çalışmayan davacı yönünden asgari geçim indirimi de eklenmek suretiyle 928 TL olarak fazla şekilde tayini,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün 1. fıkrasında yer alan maddi tazminat miktarının 887,94 TL’ye indirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.