Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi Özel hayatın gizliliğini ihlal etmek suçundan sanık ...'un, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 134/2 ve 62. maddeleri gereğince 1 yıl 8 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/5. maddesi gereğince hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına, sanığın 5 yıl süreyle denetim süresine tabi tutulmasına dair Emet Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2014 tarihli ve 2013/128 esas, 2014/14 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Tavşanlı Ağır Ceza Mahkemesinin 25.03.2014 tarihli ve 2014/199 değişik iş sayılı kararını kapsayan dosya incelendi. Dosya kapsamına göre, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 231/12. maddesi uyarınca mahkeme kararının hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin kısmının itiraza tâbi olduğu, sanık hakkında tayin olunan cezaya ilişkin asıl hükmün ise, 5271 sayılı Kanun'un 231/11. maddesi de dikkate alınarak hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının ortadan kaldırılması durumunda temyiz kanun yoluna tâbi olacağı, itirazın ise Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22/01/2013 tarihli ve 2012/10-534 esas, 2013/15 sayılı kararında da belirtildiği üzere 5271 sayılı Kanun'un 231. maddesindeki koşulların oluşup oluşmadığının yanı sıra suçun sübutuna ilişkin de incelenmesi gerekeceği cihetle, merciince itiraz dilekçesinde belirtilen hususlara ilişkin, davanın esasına ilişkin itirazlara bakma yetkisinin mahkemelerine ait olmadığından bahisle suçun sübutuna ilişkin değerlendirme yapılmaksızın itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığının 18.07.2014 gün ve 49653 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 02.09.2014 gün ve 2014/283594 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;Dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yargıtay Ceza Genel Kurulunun Dairemizce de benimsenen 22.01.2013 gün ve 2012/534 esas, 2013/15 sayılı kararında vurgulandığı üzere, sanık müdafiinin sanığın üzerine atılı özel hayatın gizliliğini ihlal suçunu işlediğine dair mahkumiyetine yeter delil bulunmadığına ve suçun sübuta ermediğine yönelik başvurusu üzerine, itiraz merciince, CMK'nın 231. maddesinde sayılan koşulların bulunup bulunmadığının tespiti yanında, itiraza konu karar hem maddi hem de hukuki yönden değerlendirilerek, hukuka aykırılık saptanması halinde gerekçesi de gösterilmek suretiyle itiraz kabul edilip, yeniden karar verilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmesine karar verilmesi gerekirken, sadece CMK'nın 231. maddesindeki koşulların gerçekleşip gerçekleşmediği hususuyla sınırlı ve şekli olarak inceleme yapılıp, davanın esasına ilişkin itirazlara bakma yetkilerinin bulunmadığından bahisle, maddi olay ve hukuki yönden irdelemeye yer vermeyen yetersiz gerekçe ile yazılı şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmemiş olup, Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden, Emet Asliye Ceza Mahkemesinin 29.01.2014 tarihli ve 2013/128 esas, 2014/14 sayılı kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin Tavşanlı Ağır Ceza Mahkemesinin 25.03.2014 tarihli ve 2014/199 değişik iş sayılı kararının CMK'nın 309. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yapılmasına, dosyanın gereği için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 03.11.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.