Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 21522 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 144 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiSuç :Taksirle öldürmeHüküm :Sanık ... hakkında; TCK'nın 85/2, 22/4, 62, 50, 52, 52/4, 50/6, 53/6, 63. maddeleri gereğince mahkûmiyet Katılan -sanık ... hakkında; TCK'nın 85/2, 22/4, 62, 50, 52, 52/4, 50/6, 53/6. maddeleri gereğince mahkûmiyetTaksirle öldürme suçundan sanık ... ve katılan-sanık ...'un mahkûmiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ve katılan-sanık müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, şartları gerçekleşmediği halde sanık hakkında tayin olunan cezada bilinçli taksir nedeniyle artırım yapılmasının kanuna aykırı olduğuna ve kusura; katılan-sanık müdafileri, katılan-sanığın kusursuz olduğuna ve beraatine karar verilmesi gerektiğine, ceza miktarına, hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ve eksik incelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet Başsavcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlediği, somut durumda ise sanık ve katılan sanık hakkında tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezalarının adli para cezalarına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükümlerin tesisi aşamasında değil, kesinleşmelerinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde karar tesis edilmesi,Kanuna aykırı olup, hükümlerin bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. bendinin 4. paragrafı ile 2. bendinin 4. paragrafında yer alan “TCK.nın 50/6.maddesi uyarınca karar kesinleştikten sonra Cumhuriyet Savcılığınca tebligata rağmen taksitlerin ödenmesine başlanmaması veya başlanıp ta devam edilmemesi halinde mahkememizce hapis cezasının kısmen veya tamamen infazına karar verileceğinin ve bu kararın derhal infaz edileceğinin ihtarına” ibarelerinin hükümlerden çıkarılarak yerlerine “ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa bildirilmesine” ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükümlerin DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 31.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.