Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : TCK' nın 85/1, 62/1, 50, 52, 52/4. maddeleri gereğince mahkumiyetTaksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Gerekçeli karar başlığında kendisini vekili aracılığıyla temsil ettiren ... yerine ölen ...'ın katılan olarak gösterilmesi mahallinde düzeltilebilir yazım yanlışı olarak görülmüştür.Sanığın cadde üzerinde yolun sağında park halinde duran mikser kamyon ile yola çıkmak için ileri doğru hareketi sırasında vasıta önünden geçmekte olan yayaya çarparak ölümüne sebebiyet verdiği olayda asli kusurlu olduğu anlaşılmakla taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK'nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, asli kusurlu sanık hakkında asgari hadden ceza tayin edilmesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, kusuru bulunmadığına, ölüm ile olay arasında illiyet bağı olmadığına ilişkin temyiz itirazının reddine, ancak;1- Yargıtay Ceza Genel Kurulu'nun 07/07/2009 tarih 2009/9-62-191 sayılı kararında da vurgulandığı üzere, taksirli suçlar açısından TCK'nın 61/1. maddesinin (f) bendinde yer alan "failin kastı" ve (g) bendinde yer alan "failin güttüğü amaç ve saik" gerekçelerine dayanılamayacağının gözetilmemesi,2- Sanık ... hakkında hüküm kurulmasına karşın hükümde sanık yerine sanıklar ifadesinin kullanılması, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususun aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, sanığa verilen temel cezanın belirlenmesinde gösterilen diğer gerekçeler yeterli görülmekle, hükmün 1. bendindeki “sanıkların kastı" ve "ve sanıkların güttüğü amaç ve saike göre" ibarelerinin çıkartılması ve hükümdeki "sanıklar" ibarelerinin "sanık" şeklinde değiştirilmesi suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 30/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.