Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : Sanıklar hakkında; TCK'nın 89/1-2-a-b, 62/1, 52/1-2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafileri tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanıklar ... ve ... haklarında kurulan hükümlere yönelik sanıklar müdafilerinin temyiz itirazlarının incelenmesinde;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafilerinin, kusura ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 2- Sanıklar ... ve ... haklarında kurulan hükümlere yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafilerinin, sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık ...'in ... Üniversitesi Araştırma Uygulama Hastanesinde Yrd. Doç. Dr, sanık ...'un ise anılan hastanede Kardiyoloji Ana Bilim Dalında Asistan Dr. olarak görevli oldukları, katılan ...'ya anjio işlemi yaptıkları sırada, hemşire olan diğer sanıklar tarafından hazırlanan sıvının damar kılıfı(sheath) içinden verilmesi sırasında, hastanın bağırması üzerine işlemi sonlandırdıkları, serum fijyolojik olarak verdiklerini düşündükleri sıvının etil alkol olduğunu belirlemek suretiyle verilen sıvının değiştirilmesi sonucu işlemi tamamladıkları olayda katılan ...'nun nitelikli biçimde yaralandığı, hemşireler tarafından kaba konulması gerekirken, hemşirelerin talimatı ile temizlik personeli ... tarafından kaba konulması sırasında etiketlenmemiş bulunan şişelerden serum fijyolojik yerine etil alkol konulması ile meydana gelen olayda; dosya içerisinde bulunan bilirkişi Prof. Dr. ... tarafından hazırlanan raporda belirtildiği şekilde olayın hemşirelik kusurundan kaynaklandığı dolayısıyla doktor olan sanıkların kusurlarının bulunmadığı anlaşılmakla; beraatlerine karar verilmesi yerine takdirde yanılgıya düşülerek yazılı şekilde mahkumiyetlerine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafilerinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince, hükümlerin isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.