Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürmeHüküm : 765 sayılı TCK'nın 455/1-son, 62/1. maddeleri uyarınca mahkumiyet Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılama sonunda, 04.06.2010 tarihli karar ile sanığın 765 sayılı TCK'nın 455/1-son, 59, 5271 sayılı CMK'nın 231 maddeleri uyarınca 2 ay 15 gün hapis ve 46 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına, sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, anılan kararın, 11.06.2010 tarihinde kesinleştiği ve belirtilen tarih itibariyle beş yıllık denetim süresi başladığından, 5271 sayılı CMK'nın 231/8 maddesi uyarınca dava zamanaşımının durduğu, daha sonra sanığın 18.08.2010 tarihinde işlediği “karşılıksız yararlanma” suçunu işlediği Tekirdağ 1. Asliye Ceza Mahkemesi'nin 07/06/2013 tarihli ilamı ile mahkumiyetine hükmedildiği ve 24.06.2013 de kesinleştiği, denetim süresi içerisinde kasten yeni bir suç işlendiğinden, sanık hakkında kurulan hükmün açıklanmasına karar verildiği anlaşılmakla;Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair 04.06.2010 tarihli kararın kesinleşme tarihi olan 11.06.2010 tarihinden itibaren denetim süresi içinde verilen mahkumiyet kararına konu ikinci suçun işlendiği 18.08.2010 tarihine kadar CMK'nın 231/8. maddesi gereğince dava zamanaşımının durduğu, bu sürenin eklenmesi halinde dahi suç tarihi ile inceleme tarihi arasında lehe olan 765 sayılı TCK'nın 102/4, 104/2. maddesinde öngörülen olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu kabul edilmekle;Sanığa isnat edilen ve daha ağır bir suçu oluşturma ihtimali bulunmayan eylem 765 sayılı TCK' nın 455/1. maddesinde yaptırıma bağlanmış olup, anılan suç 765 sayılı TCK'nın 102/4. Maddesi uyarınca 5 yıllık zamanaşımına tabidir. Dava zamanaşımını kesen nedenlerin varlığı halinde süre yeniden işlemekte ise de, bu süre 104/2. maddesi uyarınca en fazla yarı oranında uzayacağından, suç tarihi olan 04.04.2005 tarihinden itibaren 765 sayılı TCK’nın 102/4 ve 104/2. maddelerinde öngörülen 7 yıl 6 aylık zamanaşımı inceleme tarihinden önce gerçekleştiği anlaşılmakla, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 23.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.