Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : Sanıklar hakkında; 2863 sayılı Kanunun 74/1-2.cümle, 5237 sayılı Kanunun 170/1-c, TCK'nın 62, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet 2863 sayılı Kanuna aykırılık ve genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçlarından sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanık ... ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, sanıklara alt sınırdan ceza tayini ve verilen cezaların ertelenmesine, sanık ...'nin, atılı suçu işlemediğine ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, genel güvenliğin kasten tehlikeye sokulması suçundan sanıklar hakkında tesis edilen hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 2863 sayılı kanuna aykırılık suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükmün incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin, sanıklara alt sınırdan ceza tayini ve verilen cezaların ertelenmesine, sanık ...'nin, atılı su??u işlemediğine ilişkin yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine ancak;Kolluk kuvvetlerince düzenlenen olay yeri tespit tutanağında, sanıklar tarafından yapılan kazının derinliğine ilişkin bir açıklama yer almaması, dosya kapsamı içerisinde de belirtilen konuya yönelik herhangi bir bilgi ve belge bulunmaması karşısında, sanıklar lehine değerlendirme yapılarak, eylemlerinin teşebbüs aşamasında kaldığının kabulü suretiyle 5237 sayılı TCK'nın 35/2 maddesi uyarınca cezalarından indirim yapılması gerektiği gözetilmeksizin, hatalı degerlendirme ile yazılı şekilde hüküm tesisi; Kanuna aykırı olup, sanık ...'nin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.