Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 89/4, 89/2-b-d, 62, 51/1-3, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan vekili ve sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın ve katılan vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Sanığın yönetimindeki araç ile yerleşim yeri içinde bölünmemiş, iki yönlü, düz, hafif eğimli, kuru, asfalt kaplama yolda seyir halindeyken kontrolsüz dört yönlü kavşağa geldiğinde kavşak kenarında bulunan ... Unlu Mamulleri isimli işyerinin önünde park halinde olan araca, daha sonra yaya kaldırımı üzerinde bulunan katılanlara çarpmak suretiyle katılanlardan ...'un yüzünde sabit iz olacak, ...'in ise vücut fonksiyonlarına 3. derecede etkisi kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandıkları olayda; sanığın TCK'nın 89/4. maddesi gereğince cezalandırılması ile yetinilmesi, mağdurların yaralanmalarının niteliğinin temel ceza tayini sırasında dikkate alınması gerekirken, sanık hakkında tayin edilen temel ceza üzerinden uygulama yeri bulunmayan TCK'nın 89/2-b maddesi gereğince ayrıca artırım yapılması suretiyle fazla ceza tayini, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün TCK'nın 89/2-b maddesinin uygulanmasına ilişkin 2. bendinin hükümden tamamen çıkarılıp 3. bendindeki “bir yıl 3 ay” ibaresinin “10 ay” olarak değiştirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22/10/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.