Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç :Taksirle öldürmeHüküm :TCK'nın 85/1, 62, 50/1-a, 52/4, 63, 53/6. maddeleri gereğince mahkûmiyet Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Olay günü gündüz saat 14:15 sıralarında açık havada, meskun mahalde, bölünmemiş, 2 yönlü, 7,7 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz sokak yolunun sol kenarında park halinde bulunan aracıyla çıkmak isteyen sanığın, önünde başka bir aracın park halinde olması nedeniyle geri geri çıkmaya çalıştığı esnada, yol kenarına park edilen aracın sağından geçip tekrar kaldırıma yakın yürümek için sol tarafa yaklaşan ve bir süre daha sırtları araca dönük olarak yürüyen yayalara çarpması şeklinde gelişen olayda; 2918 sayılı Karayolları Trafik Kanunu'nun 84. maddesinde belirtilen asli kusurlardan manevraları düzenleyen genel şartlara uymama kuralını ihlal eden sanığın asli kusurlu olduğu; kaza tespit tutanağının hükme esas alınması, dosyada kazanın oluşumunu gösteren kamera görüntülerinin mevcut olması ve kusur tespitinin bizzat hakimin yetkisinde bulunması nedeni ile tebliğnamede, olay mahallinde keşif yapılarak kusur durumuyla ilgili rapor alınması yönünde bozma öneren görüşe iştirak edilmemiş; gerekçeli karar başlığında CMK’nın 232/2-c maddesi uyarınca suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi mahallinde tamamlanabilir eksiklik olarak kabul edilmiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin, kusura, ceza miktarına, lehe hükümlerin uygulanmasına ve eksik incelemeye ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık hakkında hükmolunan 2 yıl 1 ay hapis cezasının TCK'nın 49/2. maddesi uyarınca kısa süreli olmaması nedeniyle, hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, hürriyeti bağlayıcı cezayı adli para cezasına çevirmenin yasal dayanağını oluşturan TCK'nın 50/4. maddesinin gösterilmemesi ve sanık hakkında hükmedilen hapis cezası, adli para cezasına çevrilirken, bir gün karşılığı olarak takdir edilen miktarın belirlenmesi sırasında uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesi ile TCK'nın 52/3. maddesine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının 5. paragrafının çıkarılarak yerine “Sanığa verilen 2 yıl 1 ay hapis cezasının sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak TCK'nın 50/4. maddesi delaletiyle TCK'nın 50/1-a maddesi gereğince adli para cezasına çevrilmesine; TCK'nın 52/3. maddesi gereğince adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının 760 tam gün olarak belirlenmesine; TCK'nın 52/2. maddesi gereğince sanığın ekonomik ve diğer şahsi halleri göz önünde bulundurularak bir gün karşılığı adli para cezasının takdiren 20 TL olarak hesabıyla 15.200 TL adli para cezası ile cezalandırılmasına” ilişkin bendin eklenmesi suretiyle, eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 22.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.