Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 20590 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 29066 - Esas Yıl 2013





Tebliğname No : 12 - 2013/109791Mahkemesi : Ankara 5. Ağır Ceza MahkemesiTarihi : 19.02.2013Numarası : 2012/406-2013/42Suç : Taksirle öldürmeTaksirle öldürme suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, tüm; katılanlar vekilinin ise olası kast veya bilinçli taksir hükümlerinin uygulanması gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Olay günü, gündüz vakti, idaresindeki otomobili ile meskun mahalde, orta refüj ile bölünmüş tek yönlü 10 metre genişliğindeki üç şeritli yolun sol şeridinde hızla seyir halinde olan sanığın, seyir yönüne göre yolun sağ tarafından el ele tutuşarak karşıdan karşıya geçmek üzere kaplamaya giren ve geçişini tamamlamak üzere olan yayaları gördüğünde 10 metrelik fren izine rağmen duramayarak çarpması ve ardından yaklaşık 38 metre sonra duruşa geçebildiği iki kişinin ölümü ve bir kişinin de nitelikli şekilde yaralanması ile sonuçlanan olayla ilgili soruşturma evresinde yapılan keşif sonrası sunulan ve oluşa uygun bilirkişi raporuna itibar edilmeyerek asli kusurlu olduğu anlaşılan sanık hakkında TCK'nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi nazara alınmak suretiyle TCK'nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun makul bir cezaya hükmedilmesi ve asli kusurlu sanık hakkında ceza tayin edilirken alt sınırdan daha fazla uzaklaşılması gerektiği gözetilmeden, yazılı şekilde ceza tayini,Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 22.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.