Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 202 - Karar Yıl 2016 / Esas No : 18643 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma, tehdit ve hakaretHüküm : TCK'nın 180/1, 43/2, 53/1; 125/1-4, 43/2, 53/1; 106/1- 2.cümle, 43/2, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet.Trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma, tehdit ve hakaret suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanığın tehdit ve hakaret suçlarından mahkumiyet kararlarına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde;Sanığın, katılanlara sarfettiği "ağzını yüzünü dağıtacağım, onu vuracağım, hepsini hatırlıyorum, hepsine göstereceğim, hepinizi öldüreceğim" biçimindeki sözleri nedeniyle TCK'nın 106/1-1. maddesi gereğince cezalandırılması gerektiğinin düşünülmemesi, aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, sanığın üzerine atılı suçları işlediğine dair delillerin bulunmadığına, bu nedenle beraatine karar verilmesi gerektiğine, lehe hükümlerin uygulanmamasının da yerinde olmadığına ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA,2-Sanığın trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokma suçundan mahkumiyet kararına yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince;Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin, sanığın üzerine atılı suçun yasal unsurlarının oluşmadığına, bu nedenle beraatine karar verilmesi, olmadığı takdirde lehe hükümlerin uygulanması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;Olay günü .... seferini yapan Türk Hava Yollarına ait TK-73 sefer sayılı yolcu uçağında yolcu olan sanık ...'nın, alkollü olarak bindiği uçakta alkol almaya devam ettiği, kalkıştan yaklaşık iki saat sonra diğer yolculara ve kabin memurlarına rahatsızlık vermeye başladığı, kabin memuru olan katılanlara alenen hakaretlerde ve tehditlerde bulunması, saldırgan davranışlar sergilemesi nedeniyle, uçağın pilotu olan katılan ... tarafından personele verilen talimat gereği, uçak personellerince kelepçelendiği, inişe kadar sanığın kelepçeli olarak yolculuk ettiği ve uçak personelince İstanbul'da polise teslim edildiği, tüm dosya kapsamından sanığın alenen hakaret ve tehdit suçlarının sabit olduğu, ancak eylemleri ile uçakta bulunan yolcu ve mürettebatın hayatını, sağlığını veya mal varlığını tehlikeye soktuğuna dair delillerin elde edilemediği, bu nedenlerle atılı suçtan sanığın beraatine karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde mahkumiyete karar verilmesi, Kabule göre de;TCK'nın 180/1. maddesinde düzenlenen trafik güvenliğini taksirle tehlikeye sokmak suçunun bir tehlike suçu olması, bu suçun mağdurunun da belli bir kişi olması gerekmeyip, trafik güvenliği tehlikeye sokulan birden çok kişinin suçun mağduru olabileceği, sanığın yaptığı eylemleriyle uçak içerisindeki tüm yolcu ve mürettebatın hayatını, sağlığını veya malvarlığını tehlikeye sokması nedeniyle, sanığın üzerine atılı suçu birkez işlemiş olacağı gözetilmeksizin, sanık hakkında atılı suçtan verilen cezadan TCK'nın 43/2. maddesi gereğince artırım yapılarak, fazla cezaya hükmedilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince hükmün isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12/01/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.