Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK’nın 89/4, 50, 52/4, 61/8, 53/6 maddeleri gereğince mahkumiyet. Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, katılan... vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Adli Tıp Kurumu...Şube Müdürlüğünün 08/11/2012 tarihli raporunda katılan ...'nun "Yüzünde sabit iz bakımından değerlendirmek üzere 04.01.2013 tarihinden sonra şube müdürlüğüne gönderilmesinin gerekli olduğu", katılan ...'nun ise "Duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflamasına veya yitirilmesine neden olup olmayacağı bakımından muayene edilmek üzere sevk edilmesinin gerekli olduğu" bildirilmiş ise de; kesin raporların alınması suç niteliği yönünden sonuca etkili olmadığından, sonuç ceza itibariyle de bir isabetsizlik ve adaletsizlik bulunmadığından tebliğnamedeki 1 no’lu görüşe; hükme esas alınan bilirkişi raporunun sonuç kısmında sanık isminin farklı yazılması ise rapor içeriğinin oluş ve dosya kapsamına uygun olması sebebiyle sonuca etkili görülmediğinden 2 no’lu bozma görüşüne iştirak edilmemiştir. Yapılan yargılamaya, dosya içeriğine, toplanıp karar yerinde gösterilen ve değerlendirilen delillere, oluşa ve mahkemenin soruşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, suçun oluşumuna ve niteliğine uygun kabul ve uygulamasına, hukuka uygun, yasal ve yeterli olarak açıklanan gerekçeye göre, katılanlar vekilinin katılanların kusuru olmadığına ve sanığa az ceza verildiğine ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmediğinden reddine, ancak;Sanık hakkında hükmedilen 1 yıl hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesi esnasında taksitlendirme sırasında yasal dayanak olan kanun hükümlerinin gösterilmemesi ve adli para cezasının belirlenmesine esas tam gün sayısının belirtilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. ve TCK'nın 52/3-4. maddelerine aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, mahkemenin taktiri ve gerekçeleri de gözetilerek hükmün adli para cezasına çevirmeye ilişkin (3.) ve (5.) bentlerinin "Sanığa verilen hapis cezasının TCK'nın 50/1-a-4 maddeleri gereğince adli para cezasına çevrilmesine, TCK'nın 52/3 maddesi gereğince hapis cezasının 365 gün adli para cezasına çevrilmesine, TCK’nın 50/1-a ve 52/2 maddesi gereğince bir günlüğü taktiren 20,00 TL üzerinden paraya çevrilerek 7.300,00 TL ADLİ PARA CEZASINA ÇEVRİLMESİNE, Sanığa verilen para cezasının, TCK’nın 52/4. maddesi uyarınca birer ay arayla 20 eşit taksitle tahsiline, taksitlerden birinin zamanında ödenememesi halinde geri kalan kısmının tamamının tahsil edileceği ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarına" şeklinde düzeltilmesi suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 17.10.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.