Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle yaralamaTaksirle yaralama suçundan sanıkların mahkumiyetlerine ilişkin hükümler, sanıklar müdafiileri ve katılanlar vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: 1-Sanık... müdafiinin temyiz isteminin incelenmesinde; Sanık müdafiinin yüzüne karşı 21.03.2014 tarihinde tefhim edilen hükmü, sanık müdafiinin 5320 sayılı Kanun’un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 310. maddesindeki 1 haftalık yasal temyiz süresinden sonra 08.04.2014 tarihinde temyiz ettiği anlaşılmakla, temyiz isteminin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 317. maddesi gereğince isteme uygun olarak REDDİNE, 2-Katılanlar vekilinin sanık... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılanlar vekilinin cezanın az olduğuna ilişkin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, 3- Sanık.... müdafii ve katılanlar vekilinin, sanık.... hakkında kurulan hükme yönelik temyiz isteminin incelemesinde; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık... müdafinin, eksik incelemeye ve sanığın kusuru olmadığına, katılanlar vekilinin ise sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanığın idaresindeki araç ile gece vakti, meskun mahalde, orta şeridin gidiş ve geliş şeridindeki araçlar için sollama şeridi olarak kullanıldığı üç şeritli yolda, önünde seyreden halk otobüsünü solladığı sırada, orta şeritten gelen ticari taksi sürücüsü... ile çarpıştığı ve ticari taksinin içinde bulunan ve şikayetçi olan bir kişinin hayati tehlike geçirecek ve kemik kırığı, bir kişinin de yüzde sabit iz ve kemik kırığı oluşacak şekilde yaralandığı olayda; sanığın asli kusurlu olduğu anlaşılmakla, iki sınır arasında temel ceza belirlenirken, suçun işleniş şekli, failin taksire dayalı kusurunun yoğunluğu, meydana gelen zararın ağırlığı, maddede öngörülen cezanın alt ve üst sınırları da nazara alınmak suretiyle, adalet ve hakkaniyet kuralları uyarınca, asgari hadden daha fazla uzaklaşarak ceza tayin edilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, katılanlar vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10.12.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.