Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18833 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 20011 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılık2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıkların beraatlerine ilişkin hüküm, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Katılan vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde 6498 sayılı Kanun ile getirilen değişikliğin amacının, korunması gerekli taşınmaz kültür ve tabiat varlığı ya da sit alanı olarak tescil kararlarının, ilgililerince öğrenilmesini sağlamak olduğu, başka bir deyişle, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları yönünden tebliğ; sit alanları yönünden Resmi Gazete'de yayım ve internet üzerinden duyuru kurallarının, kişilerin, sahip oldukları taşınmazların durumunu bilmelerini ve ona göre hareket etmelerini sağlama amacı taşıdığı, belirtilen kuralların, 2863 sayılı Kanunun 65. maddesinde düzenlenen suçun oluşumu için şekil şartı niteliği bulunmayıp, aksi yöndeki kabulün, 6498 sayılı Kanunun amacına da ters düşeceği;Diğer yandan, 6498 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 7. maddesinde öngörülen “maliklere tebliğ” usulünün, bölge bazındaki tescil işlemlerinde değil, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarının tescili söz konusu olduğunda uygulanacağı, başka bir deyişle, bir bölgenin sit alanı olarak belirlenip tescil edilmesi halinde, o bölgede yaşayan tüm vatandaşlara tebligat yapılmak suretiyle tescil kararının duyurulması şeklinde bir yöntem izlenmeyeceği, karar Resmi Gazete'de yayımlanıp Bakanlığın internet sayfasında bir ay süre ile duyurularak, bölge halkının sit tescilinden haberdar olmasının sağlanacağı; Sözü edilen değişiklik öncesinde yapılan tescil işlemleri bakımından ise, tek yapı ölçeğindeki kültür ve tabiat varlıkları ile korunma alanlarına ilişkin olarak, taşınmaza ait tapu kaydının beyanlar hanesinde tescil şerhi bulunup bulunmadığına; sit alanları, tabiat varlıkları ve tek yapı ölçeğinde tescil edilen taşınmazlar da dâhil olmak üzere malikleri idarece tespit edilemeyen taşınmazlara ilişkin olarak, şerhin varlığına veya tescil kararının mahallinde mutat vasıtalarla ilan edilip edilmediğine bakılması gerektiği;Bu kapsamda somut olay değerlendirildiğinde;... Koruma Bölge Kurulu'nun 28/08/2007 tarih ve 1837 sayılı kararı ile tescil edilip, 06/07/2010 tarih ve 4227 sayılı kararı ile sınırları güncellenen 1. derece arkeolojik sit alanı içerisindeki ... Mezarlığı'nın ortasından sanıklar tarafından araç yolu geçirildiğinin iddia olunduğu, dosya kapsamında mevcut 21/01/2011 tarihli “askı ilan tutanağı” na göre, 28/08/2007 tarih, 1837 sayılı ve 06/07/2010 tarih, 4227 sayılı kurul kararlarının, ilan edilmek üzere köy camine asılmış olduğu, diğer yandan, ... Müze Müdürlüğü uzmanlarınca düzenlenen 07/12/2011 tarihli raporda, ortasından araç yolu geçirildiği belirtilen taşınmazın,... Köyü tüzel kişiliği adına kayıtlı olup.... muhtarı ...'ın da, soruşturma aşamasında kolluk kuvvetlerine verdiği ifadede,... Mezarlığı'nın yanından arazi aldığını ve bahse konu yere ev yapacağını duyduğu...'a, bölgenin sit alanı olduğunu söylediğini, adı geçen şahsın yurt dışına gitmesi nedeniyle işlerinin ... tarafından yapıldığını beyan ettiği, tüm bu beyan, bilgi ve belgeler birlikte değerlendirildiğinde, sanıkların, bölgenin 1. derece arkeolojik sit alanı niteliğiyle tescilli olduğunu bildiklerini kabulde zorunluluk bulunduğu anlaşılmakla;07/12/2011 tarihli müze uzman raporunda sözü edilen,... Köyü tüzel kişiliği adına kayıtlı suça konu taşınmaz üzerinde, mümkün olduğu takdirde tanık . .. ve sanıklar da refakate alınmak suretiyle keşif yapılarak, sanık ...'ın aşamalardaki savunmalarında kendisine ait olduğunu beyan ettiği yerin, keşif konusu taşınmaz olup olmadığının, taşınmazın ortasından geçirildiği iddia olunan yolun yeni mi yoksa savunmalarda belirtildiği gibi çevredeki arazi sahiplerince de kullanılan eski bir yol mu olduğunun, suça konu müdahalenin yakın tarihte gerçekleştirildiğinin tespiti halinde, müdahale nedeniyle 1. derece arkeolojik sit alanının ve ... Mezarlığı'nın zarar görüp görmediğinin tereddütsüz şekilde belirlenmesi, böylece suçun unsurları ortaya konulduktan sonra tüm dosya kapsamı değerlendirilerek ulaşılacak kanaate göre sanıkların hukuki durumlarının takdir ve tayini gerektiği gözetilmeksizin, eksik araştırma ve 6498 sayılı Kanun değişikliğine yönelik hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince beraate ilişkin hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 03/12/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.