Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Hükümden önce, 21.07.2004 tarihli Resmi Gazetede yayımlanarak yürürlüğe giren 5219 sayılı Kanunun 2. maddesi ile değişik 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu'nun 427. ve ek 4. maddelerindeki temyiz sınırı ve hükmolunan tazminat miktarına göre, hüküm davalı hazine yönünden kesin nitelikte ise de, dairemizce benimsenen Yargıtay Ceza Genel Kurulu’nun 26.02.2013 gün ve 2012/9-1384 esas, 2013/68 sayılı kararında da belirtildiği üzere, dava dilekçesinde talep edilen tazminat miktarının reddedilen bölümünün temyiz sınırının üzerinde olması ve davacı vekili tarafından bu bölümün temyiz edilmiş olmasına bağlı olarak, davalı Hazine vekiline hükmü temyiz etme hakkı vereceği ve bu kapsamda hükmün davalı Hazine vekili yönünden de temyizi kabil hale geldiğinin anlaşılması nedeniyle, davalı Hazine vekilinin temyiz talebinin reddini öneren görüşe iştirak edilmemiştir.Yapılan incelemeye, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, incelenen dosya kapsamına göre, davacı vekilinin tüm, davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu'nun 142/1. maddesine göre, koruma tedbirleri nedeniyle tazminat taleplerinin kararın kesinleştiğinin ilgilisine tebliğinden itibaren üç ay ve her halde karar veya hükümlerin kesinleşme tarihini izleyen bir yıl içinde dava konusu edilebileceği, bu kapsamda dava dosyası incelendiğinde, tazminat talebinin dayanağı olan ... Ağır Ceza Mahkemesinin 24.12.2009 tarih, 2008/596 esas, 2009/408 karar sayılı ceza dava dosyasında davacı (sanık) müdafinin yüzüne karşı verilen beraat hükmünün temyiz edilmeksizin 04.01.2010 tarihinde kesinleştiği, buna karşın tazminat davasının bir yıllık hak düşürücü süreden sonra 06.02.2014 tarihinde açılmış olduğunun anlaşılması karşısında, süresinde açılmayan davanın reddi yerine, yargılamaya devamla davacı lehine tazminata hükmedilmesi,İsabetsiz olup, davalı vekilinin temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 30.11.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.