Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralamaHüküm : TCK'nın 89/4, 22/3, 62, 50/4-1-a, 52/2-4. maddelerince mahkumiyet,Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık hakkında bilinçli taksirle yaralama suçundan verilen 1 yıl 1 ay 10 gün hapis cezasının uzun süreli olması nedeniyle TCK'nın 50/4 maddesi uyarınca adli para cezasına çevrilemeyeceğinin gözetilmemesi, mahkemenin 16/06/2011 tarihli ve 2009/384- 2011/285 esas karar sayılı kararının esas yönünden sadece sanık tarafından temyiz edilmesi ve sanık lehine kazanılmış hak oluşturması nedeniyle sonuca etkili olmayacağı anlaşılmakla bozma nedeni yapılmamıştır.Bozma ilamına uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafinin bilinçli taksirin oluşmadığına ve sanık hakkında hükmün açıklanmasının geri bırakılması gerektiğine ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-16/06/2011 tarihli ve 2009/384 - 2011/285 nolu kararın katılanlar vekili tarafından sadece vekalet ücreti yönünden ve esas yönünden sadece sanık tarafından temyiz edilmesi karşısında, ilk hükümde taktir edilen 6.000,00 TL adli para cezasından daha fazla cezaya hükmedilmesi suretiyle CMUK'un 326/son maddesine aykırı davranılması 3- Aynı vekil ile temsil edilen katılanlar yararına tek vekalet ücreti yerine ayrı ayrı vekalet ücretine hükmedilmesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususta, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hükmün katılanlar lehine vekalet ücretine hükmedilmesine ilişkin 7. bendinin hükümden çıkarılarak, 5. bendin devamına, "CMUK'un 326/son maddesi gereğince ceza miktarı itibariyle kazanılmış hakkı gözetilerek infazının 6.000 TL adli para cezası üzerinden yapılmasına", 7. bent yerine ise "Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi gereğince Asliye Mahkemelerinde takip edilen davalar için öngörülen 1.500,00 TL maktu vekalet ücretinin sanıktan alınarak, kendilerini aynı vekille temsil ettiren katılanlara ödenmesine," ibarelerinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 11/02/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.