Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 18213 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 13774 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi : Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle yaralama Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ile katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanık müdafiinin sanığın kusuru bulunmadığına, uzlaşma hükümlerinin uygulanmadığına, davanın zamanaşımına uğradığına, katılan vekilinin ise bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine ancak; ... Şube Müdürlüğünün 12.06.2012 tarihli raporuna göre katılanın 2 baston ile yürüyebildiği, sol ayak ekleminde hareketin olmadığı, ayak bileğinin hareketsiz olduğu, diz eklem hareketlerinin kısıtlı olduğu, diz ve bacak ön yüzde doku kayıplarının olduğu tespiti ile saptanan arızanın duyularından veya organlarından birinin yitirilmesi niteliğinde olduğu belirtilmiş ise de... uygulamaları yönünden yaralanmanın duyu veya organ zayıflaması veya yitirilmesi hususunda tereddüt hasıl olduğundan, mağdura ait tüm raporlar ile Asliye Hukuk Mahkemesi dosyası içindeki raporlar getirtilip üniversitelerin bu konuda yetkili adli tıp uzmanlarından oluşturulacak bir heyet ya da ... veya... Kurumundan bu hususta rapor aldırılarak sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması, Kabule göre de; TCK'nın 52. maddesi 4. fıkrası, son cümlesi uyarınca taksitlerden birinin zamanında ödenmemesi halinde geri kalan kısmın tamamının tahsil edileceği ihtarından sonra aynı cümle uyarınca "ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin" ihtarı ile yetinilmesi gerekirken 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrilmesine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, sanık müdafii ile katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 25/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.