Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1817 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 24613 - Esas Yıl 2013
Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç :Taksirle yaralamaHüküm :TCK'nın 89/1, 89/3-b, 62, 50/1-a-4, 52/2-4, 53/6. maddeleri gereğince mahkumiyet, sürücü belgesinin geri alınması.Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii ve mahalli Cumhuriyet Savcısı tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Cumhuriyet Savcısı temyizinin, hükmün kesin olmadığına yönelik olması karşısında, temyizinin sanık lehine olduğu kabul edilerek yapılan incelemede;Sanığın frenlerinin arızalı olduğunu bildiği idaresindeki belediye otobüsü ile kavşağa geldiğinde, kırmızı ışık yandığını görüp, öndeki araçlara çarpmamak için fren yapmasına rağmen frenlerin tutmaması nedeniyle şikayetinden vazgeçen yol kenarındaki temizlik işçisi ...’a ve kaldırım üzerindeki ağaca çarpması, ağacın kırılan dallarının da katılan ...’ün üzerine düşmesi sonucu katılanın duyu ve organlarından birinin işlevinin yitirilmesi derecesinde yaralanmasına neden olduğu olayda, sanığın tam kusurlu olduğunun tespit ve kabul edilmesi karşısında; iki sınır arasında temel ceza belirlenirken adalet, hakkaniyet ve nasafet kurallarına uygun makul bir cezaya hükmedilmesi gerektiği gözetilmeden, asgari hadden ceza tayini aleyhe temyiz bulunmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Bozmaya uyularak yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafii ve mahalli Cumhuriyet Savcısının yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;Sanık hakkında tayin edilen temel cezanın TCK’nın 89/3-b maddesi ile arttırılması gerekirken, yazım hatası sonucu artırım maddesinin “89/b, son” olarak yazılması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının (3.) bendindeki “89/b, son” ibaresi yerine “89/3-b” ibaresinin yazılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün isteme uygun olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 28/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.