Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17778 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 1968 - Esas Yıl 2015





Mahkemesi : Asliye Ceza MahkemesiSuç : Taksirle öldürme, suç üstlenmeTaksirle öldürme suçundan sanık ...'in mahkumiyetine, suç üstlenme suçundan sanık ...'in mahkumiyetine ilişkin hükümler, sanıklar müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:12.07.2008 günü saat 20:30 sıralarında sürücü ...'in yönetimindeki otomobili ile...Sokak üzerinden seyrederken .... Sokağa dönüş yaptığı esnada, yolda bulunan 2006 doğumlu ...’a aracının sol ön kısmı ile çarparak ölümüne sebep olduğu, yapılan soruşturmada ...'in abisi olan diğer sanık ...'in savunmalarında aracı kendisinin kullandığını beyan ettiği, ...nce 2008/837 esas sayılı dosyada yapılan yargılama sonucunda sanık ...'in suçu işlemediği anlaşıldığından beraatine karar verildiği ve suç üstlenme suçundan suç duyurusunda bulunulduğu, ayrıca ... hakkında da taksirle öldürme suçundan Cumhuriyet savcılığına ihbarda bulunulduğu olayda;Sanık ... hakkında yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanıklar müdafinin bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün isteme uygun olarak ONANMASINA, Olay tarihinde aracı kullandığını beyan ederek suç üstlenen sanık ...'in dosyada mevcut nüfus kaydından anlaşılacağı üzere sanık ...'in abisi olduğu, TCK'nın 270/1-2. cümlesinde "Bu suçun üstsoy, altsoy, eş veya kardeşi cezadan kurtarmak amacıyla işlenmesi hâlinde; verilecek cezanın dörtte üçü indirilebileceği gibi tamamen de kaldırılabilir. " hükmü nazara alınmadan, yazılı şekilde sanığın mahkumiyetine karar verilmesi,Kabul ve uygulamaya göre de;5237 sayılı TCK'nın 53/1-c maddesinde belirtilen velayet, vesayet ve kayyımlığa ait hizmette bulunmaktan yoksun bırakılma güvenlik tedbirinin aynı maddenin 3. fıkrası uyarınca sadece kendi alt soyu açısından koşullu salıverme süresine kadar uygulanabileceği, alt soy haricindeki kişiler yönünden ise, yoksunluğun, hapis cezasının infazına kadar devam edeceğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, sanıklar müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12/11/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.