Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirmeHüküm : TCK'nın 136/1, 51, 53/1. maddeleri gereğince mahkumiyet Verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Dosya kapsamına göre, sanığın, facebook adlı sosyal paylaşım sitesinde, “Irem Suu” profili ile katılanla iletişim kurarak, katılanın arkadaşlık listesine dahil olduktan sonra, katılanın facebook hesabına giriş için kullandığı elektronik posta adresini ve şifresini, onun bilgisi ve rızası dışında ele geçirip, başka bir elektronik posta adresiyle değiştirerek, katılanın facebook hesabı üzerinden, katılan tarafından yazılıyormuş algısı doğuracak şekilde, katılanın arkadaşlarına cinsel içerikli mesajlar gönderdiği ve katılanın bilişim sistemindeki kendisine ait kısma erişimini engellediğinin iddia edildiği olayda, Katılanın facebook hesabına giriş için kullandığı elektronik posta adresini, rızası dışında ele geçiren sanık hakkında verileri hukuka aykırı olarak verme veya ele geçirme suçundan mahkumiyet kararı verilmesinde bir isabetsizlik görülmemiş, TCK'?nın 61/1. maddesinde yer alan ölçütler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar birlikte ve isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle, aynı Kanun'un 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, temel cezanın asgari hadden tayin edilmesi, bilişim sistemindeki katılana özel kısma girip, hukuka aykırı olarak sistemde kalmaya devam eden ve katılanın bilişim sistemindeki kendisine ait kısma erişimini engelleyen sanık hakkında, TCK'nın 244/2. maddesindeki sistemi engelleme, bozma, verileri yok etme veya değiştirme suçundan ayrıca mahkumiyet kararı verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi, aleyhe temyiz bulunmadığından bozma sebebi sayılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın sübuta ilişkin yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine; ancak, 1- Hüküm fıkrasının 7. paragrafında, TCK'nın 53/4. maddesi gereğince, kısa süreli hapis cezası ertelenmiş olan sanık hakkında, aynı maddenin birinci fıkrasında öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmeyeceği belirtildiği halde, hüküm fıkrasının 4. paragrafında, sanık hakkında TCK'nın 53/1. maddesinde öngörülen hak yoksunluklarına hükmedilmesi suretiyle hükmün karıştırılması, 2- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, hükmolunan hapis cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresi belirlenirken, uygulanan kanun ve maddesinin gösterilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi, Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususların aynı Kanunun 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hükmün 4. paragrafının hüküm fıkrasından çıkarılması, hükmün 6. paragrafının başına, “TCK'nın 51/3. maddesi gereğince,” ibaresinin ilave edilmesi ve hüküm fıkrasındaki diğer hususların aynen bırakılması suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.