Mahkemesi :Asliye Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkHüküm : 1-Sanıklar ... ve ... haklarında, 2863 sayılı Kanunun 74/2, 5271 sayılı CMK'nın 231. Maddeleri uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına 2- Sanıklar ... ve ... haklarında, 2863 sayılı Kanunun 74/2, 5237 sayılı TCK'nın 50/1-a maddeleri uyarınca mahkumiyetlerine2863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanıklar ... ve ... haklarında hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına ilişkin karar ile sanıklar ... ve ...'un mahkumiyetlerine ilişkin hüküm sanık ... ve müşteki vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Hüküm fıkrasının üçüncü ve dördüncü paragraflarında sanık ...'in isminin “...” şeklinde yazılması mahallinde düzeltilebilir yazım hatası olarak değerlendirilmiştir. Suçtan zarar gören ... adına hazine vekilinin temyiz istemi davaya katılma talebi olarak değerlendirilmiş olup, müşteki kurumun 5271 sayılı CMK'nın 237/2 maddesi uyarınca kamu davasına katılan olarak kabulüne karar verilmek suretiyle yapılan incelemede;Hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının 5271 sayılı CMK'nın 231/12 maddesi uyarınca itiraz kanun yoluna tabi bulunduğu, sanıklar ... ve ... haklarında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararlarına katılan vekili tarafından yapılan itirazın Konya 3. A??ır Ceza Mahkemesince kesin olarak karara bağlandığı anlaşılmakla, katılan vekilinin temyiz isteminin, itiraz mahiyetinde değerlendirilmesi suretiyle CMK'nın 264/2. maddesi uyarınca gereği merciince yapılmak üzere dosyanın incelenmeksizin mahkemesine iadesinin temini için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, Sanıklar ... ve ...'un mahkumiyetlerine ilişkin hükme yönelik katılan vekili ile sanık ...'un temyiz istemlerinin incelenmesine gelince;Yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;Suç tarihinde, önleyici hizmet devriyesi ifa etmekte olan güvenlik güçlerinin ...İli,... İlçesi, ... Köyü, ... Mevkiinde şüpheli bir aracın bulunduğunu ve aracın bagajında hilti, jeneratör, seyyar kablo, halat gibi aletlerin bulunduğunun görüldüğü, bir süre sonra sanıklar ..., ... ... ve ...'ın ağaçların arkasından araca doğru geldiklerinin görüldüğü, sanıkların bulunduğu yerin 50 metre üstünde 5 m çapında, 15 metre derinliğinde bir yerin kazılmış olduğu hususlarının tespit edildiği, sanıkların aşamalarda alınan kendi içerisinde ve birbiri ile uyumlu savunmalarında, suç tarihinde hep birlikte piknik yaptıklarını, olay yerinde bulunan kazı çukurunun kendileri tarafından kazılmadığını, sanık ...'in aracında ele geçirilen aletlerin adı geçen sanığın inşaat işi ile uğraşması nedeniyle sürekli olarak aracında bulunduğunu beyan ettikleri, kolluk kuvvetleri tarafından düzenlenen tutanak içeriğinde sanıkların üzerlerinde çamur veya toprak kalıntılarının bulunup bulunmadığı, ellerinde kazı aletleri yer alıp almadığı, kazı çukurunun yeni kazılmış olup olmadığı hususlarında bir saptamanın mevcut olmadığı anlaşılmış olup, tüm dosya kapsamı nazara alındığında, olay yerinde mevcut kazı çukurunun sanıklar ... ve ... tarafından kazıldığına ya da adı geçen sanıklar tarafından define araştırıldığına dair mahkumiyetlerine yeterli kesin ve inandırıcı delil mevcut olmadığı, bu itibarla sanıkların beraatlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, delillerin takdir ve değerlendirilmesinde yanılgıya düşülerek mahkumiyetlerine karar verilmesi,Kabul ve uygulamaya göre de;5728 sayılı Kanun ile değişik 2863 sayılı Kanunun 74/2. maddesinde düzenlenen izinsiz araştırma yapma suçu ile 2863 sayılı Kanunun 6. maddesinde belirtilen kültür ve tabiat varlıklarında, bunların koruma alanlarında, tespit ve tescil edilmiş sit alanlarında araziye fiziki müdahale teşkil etmeyen toprak üstünde veya su altında kültür ve tabiat varlıklarının araştırılmasına yönelik eylemlerin yaptırım altına alındığı, incelemeye konu davada ise mahkemece sanıkların sit alanı içerisinde yer almayan suça konu taşınmazda araziye fiziki müdahalede bulunarak 5 m çapında, 15 metre derinliğinde kazı yaptıklarının kabulü karşısında, eylemin 2863 sayılı Kanunun 74/1-2. cümlesine temas eden suçu oluşturacağı gözetilmeksizin, hatalı nitelendirme ile aynı Kanunun 74/2 maddesinde düzenlenen araştırma suçunun oluştuğunun kabulü ile sanıklar hakkında eksik ceza tayini,Kanuna aykırı olup, sanık ... ve katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 12/09/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.