Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17598 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 28207 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi Suç : Taksirle öldürmeHüküm : 1-Sanık ... hakkında; beraat 2-Sanık ... hakkında; TCK’nın 85/1, 62, 53/6. maddeleri uyarınca mahkumiyet Taksirle öldürme suçundan sanık ...’ın beraatine, sanık ...’ın mahkûmiyetine ilişkin hükümler, mahalli Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafii ve katılan tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:1-Sanık ...'ın beraatine ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; Motosiklet sürücüsü sanık ...’ın ifadesine göre; gece vakti, ölen arkadaşı ... ile birlikte, olaydan yaklaşık üç saat kadar önce, üçer adet bira içmiş halde, alkollü olarak, meskun mahal dışındaki 5 metre genişliğindeki iki yönlü, iniş eğimli ve taş döşeme yolda, direksiyon hakimiyetini kaybederek yere düştükleri; o sırada otomobili ile yoldan geçen sanık ...’ın yardım için durduğu yerdeki şahısları ayıltmaya çalıştığı, kendine gelen motosiklet sürücüsü sanık ... ile birlikte yerde yatan ölen ...’yi kendi arabasının arka koltuğuna yatırdıkları ve yaralı şahsı evine götürmek üzere, sanık ...’ın sanık ...'ın idaresindeki motosikleti takip ettiği, sanık ...’ın yaralı şahsın üşüdüğünü düşünüp otomobilin kaloriferlerini açmaya çalıştığı sırada, direksiyon hakimiyetini kaybettiği ve yolun sağındaki kaldırımda bulunan elektrik direğine aracın sağ ön kısmı ile çarptığı, sanık ...’ın panikleyerek arka koltukta yatar vaziyette olan yaralı şahsı araçtan indirdiği ve oturur vaziyette duvara dayayıp olay yerinden aracı ile ayrıldığı, çarpma sesi üzerine olay yeri yakınındaki güvenlik görevlisi ve eski ilçe emniyet müdürlüğündeki nöbetçi polis memurunun olay yerine gelerek bilinci kapalı olan yaralı şahsın hastaneye kaldırılmasını sağladığı, yaralının 23 gün sonra yoğun bakımda bulunduğu sırada öldüğü olayda; sanık ...’in otomobilinin sağ alt tamponunun ezildiği ve sağ dikiz aynasının kırık olduğu, sanığın da basit tıbbi müdahale ile giderilebilir şekilde yaralandığı, ölenin arka koltukta yatar vaziyette olduğu ve arka koltukta ölene ait yoğun kan lekelerinin tespit edildiği nazara alındığında ölen ... Şık’ın motosikletten düştüğü anda, başını taş döşeme yola vurarak yaralandığının kabulü gerektiği ve ikinci olay ile ölüm arasında illiyet bağı olmadığından, tebliğnamedeki ikinci olay ile ölüm olayı arasında illiyet bağının bulunup bulunulmadığının tespiti için Adli Tıp Kurumundan rapor aldırılması görüşü ile sanığın meskun mahalde, eski ilçe emniyet müdürlüğü binası yakınında yaralıyı bıraktığı ve kaza anında gürültü üzerine güvenilk görevlisi ve polis memurunun olay yerine geldiği anlaşılmakla, sanık hakkında yardım ve bildirim yükümlülüğünün yerine getirilmemesi suçunun kanuni unsurları oluşmadığından, tebliğnamedeki bu yöndeki bozma görüşüne iştirak edilmemiştir.Yapılan yargılama sonunda yüklenen suç açısından failin taksirinin bulunmadığı gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, mahalli Cumhuriyet savcısı, sanık ... müdafii ve katılanın, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle, beraate ilişkin hükmün isteme aykırı olarak ONANMASINA, 1-Sanık ... hakkında kurulan mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Sanığın, idaresindeki motosiklet ile yerleşim yeri dışında, iniş eğimli, 5 metre genişliğindeki iki yönlü taş döşeme yolda seyir sırasında direksiyon hakimiyetini kaybederek yere düştüğü, sanığın ölen arkadaşı ile birlikte olaydan yaklaşık 3-4 saat önce üçer adet bira içtikleri yönündeki beyanı ile arkadaşı olan ölenin kanında 120 promil alkolün tespit edilmesi ve sanığı ayılttığı beyanı karşısında; meydana gelen olayın alkolün etkisi ile olduğu ve sanığın eyleminde bilinçli taksirin koşullarının oluştuğu ve cezasının TCK'nın 22/3. maddesi uyarınca artırılması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı olup, mahalli Cumhuriyet savcısı ve katılanın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 11.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.