Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 17324 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 3447 - Esas Yıl 2014





Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiDava : Koruma Tedbirleri Nedeniyle TazminatHüküm : 2.626,39 TL maddi ve 4.000 TL manevi tazminatın davalıdan alınarak davacıya verilmesiDavacı vekilinin 17.05.2012 tarihli dilekçesi ile müvekkili davacının bir suç soruşturması nedeniyle tutuklu kaldığını, yapılan yargılama sonunda üzerine atılı suçtan beraatine hükmedildiğini belirterek CMK’nın 141. ve devamı maddeleri gereğince maddi ve manevi tazminat istemine ilişkin açılan davanın mahkemece kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;Tazminat davasının dayanağı olan Adana 2. Ağır Ceza Mahkemesinin, 2012/20 Esas - 2012/67 Karar sayılı ceza dava dosyasının incelenmesinde; sanığın (davacının) uyuşturucu veya uyarıcı madde ticareti yapma veya sağlama suçundan, 22.11.2011 – 08.03.2012 tarihleri arasında tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, hükmün temyiz edilmeksizin 16.03.2012 tarihinde kesinleştiği, tazminat davasının 17.05.2012 tarihinde, CMK’nın 142/1. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye açıldığı, kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu anlaşılmakla,Yapılan incelemeye, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre, davalı vekilinin, eksik incelemeye ve kendileri lehine vekalet ücretine hükmedilmesi gerektiğine; davacı vekilinin ise, tazminat miktarına ve eksik incelemeye ilişkin temyiz itirazlarının reddine, ancak;Dava dilekçesinde 2.500 TL maddi tazminat talep edilmesi karşısında, HMK‘nın 26. maddesinde düzenlenen “taleple bağlılık” kuralı uyarınca talep edilen miktarı geçmeyecek şekilde maddi tazminata hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde talepten fazla olarak 2.626,39 TL maddi tazminata hükmedilmiş olması,Kanuna aykırı olup, davalı vekilinin tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazı bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden, hüküm fıkrasının 1. bendinde yer alan “2.626,39 TL” ibaresinin “2.500 TL” olarak düzeltilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 09.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.