Mahkemesi :Çocuk Mahkemesi Suçlar : Suça sürüklenen çocuk ... hakkında: Özel hayatın gizliliğini ihlal Suça sürüklenen çocuklar ....ve .....hakkında: Hakaret Hükümler : Suça sürüklenen çocuk ... hakkında: Beraat Suça sürüklenen çocuklar .... ve ..... hakkında: Ceza verilmesine yer olmadığı ve 5395 sayılı Kanun'un 5/1-a maddesi gereğince danışmanlık tedbiri uygulanması Özel hayatın gizliliğini ihlal suçundan suça sürüklenen çocuk ...'ın beraatine, hakaret suçundan suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkında ceza verilmesine yer olmadığına ve 5395 sayılı Kanun'un 5/1-a maddesi gereğince danışmanlık tedbiri uygulanmasına ilişkin hükümler, katılan vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: A) Suça sürüklenen çocuklar ... ve ... hakkındaki hükümlere yönelik temyiz isteminin incelenmesinde; Katılan vekilinin, yüzüne karşı 02.04.2013 tarihinde verilen hükümleri 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 310/1. maddesinde öngörülen yasal bir haftalık süre geçtikten sonra 30.04.2013 tarihinde temyiz ettiğinin anlaşılması karşısında; aynı Kanunun 317. maddesi gereğince temyiz isteminin isteme aykırı olarak REDDİNE, B) Suça sürüklenen çocuk ... hakkındaki hükme yönelik temyiz isteminin incelenmesine gelince; Dosya kapsamına göre, suça sürüklenen çocuk ...'ın, kamuya açık alanda bulunduğu sırada, aynı okulda öğrenim gördüğü kız arkadaşlarının tartıştıklarını ve kavga ettiklerini görüp, tesadüfen şahidi olduğu olayı video olarak cep telefonuna kaydetmesi eyleminde, özel hayatın gizliliğini ihlal suçunun yasal unsurlarının oluşmadığının kabulünde bir isabetsizlik görülmediğinden, Yapılan yargılama sonunda, yüklenen fiilin kanunda suç olarak tanımlanmamış olduğu gerekçeleri gösterilerek mahkemece kabul ve takdir kılınmış olduğundan, katılan vekilinin sübuta ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; Oluşa uygun kabule göre, suça sürüklenen çocuk hakkında, CMK'nın 223/2-a maddesi gereğince beraat kararı verilmesi gerekirken, yüklenen suçun suça sürüklenen çocuk tarafından işlenmediğinin sabit olduğundan bahisle, aynı Kanun'un 223/2-b maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun beraatine karar verilmesi, Kanuna aykırı olup, katılan vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA; ancak, yeniden yargılama gerektirmeyen bu hususta aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının 1 numaralı paragrafındaki, “CMK 223/2-b” ibaresinin, “CMK'nın 223/2-a” şeklinde değiştirilmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 02.02.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.