Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 16225 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 21027 - Esas Yıl 2013
Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç : Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm : TCK'nın 179/2-3, 62, 50/1-a, 52/2-4, 50/6. maddeleri gereğince mahkumiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, bir nedene dayanmayan temyiz itirazlarının reddine,ancak;TCK'nın 50/6. maddesinde bulunan “yaptırımın” ibaresinin 01/03/2008 tarihli Resmi Gazete'de yayımlanan 26/02/2008 tarih 5739 sayılı Kanunun 4. maddesi ile “tedbirin” olarak değiştirilmesi ile sözü edilen maddenin birinci fıkrasının “a” bendi uyarınca hapis cezasının paraya çevrilmesi seçenek yaptırım, diğer bentlerde düzenlenen hususların ise seçenek tedbir niteliğinde olduğu, TCK'nın 50/6. maddesinde hüküm kesinleştikten sonra Cumhuriyet savcılığınca yapılan tebligata rağmen otuz gün içinde seçenek tedbirin gereklerinin yerine getirilmesine başlanmaması veya başlanıp da devam edilmemesinin sonuçlarının düzenlendiği, somut durumda ise sanık hakkında bir tedbir niteliğini haiz olmayan, kısa süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmesine karar verildiği, kaldı ki bu durumun hükmün tesisi aşamasında değil, hükmün kesinleşmesinden sonra infaz aşamasında nazara alınacağı hususu ve adli para cezasının taksitlendirilmesi sırasında ödenmeyen para cezasının sadece TCK'nın 52/4. maddesi gereğince hapse çevrileceği hususu gözetilmeksizin infazı kısıtlar biçimde anılan kanun maddesini uygulamak sureti ile hüküm tesisi, Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konuda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının adli para cezasının taksitlendirilmesine ilişkin 6. bendinin 4. satırında yer alan "ödenmeyen kısma karşılık gelen adli para cezasının TCK'nın 50/6. maddesi uyarınca hapis cezası olarak tamamen infaz edileceğinin" ibarelerinin çıkarılması ile yerine "ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin" ibareleri yazılması, suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 01.07.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.