Kanun Detayı

Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15989 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22197 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 12 - 2014/152713Mahkemesi : İskenderun 3. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 06/03/2014Numarası : 2012/309-2014/117 Suç : Taksirle öldürme Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii, katılanlar Ş.. M.. ve Z.. D.. vekili ile katılan E.. M.. tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü: A) Katılanlar Ş.. M.. ve Z.. D.. vekili ile katılan E.. M..'nin temyiz istemlerinin incelenmesinde; Katılanların, karar tarihinden sonra hüküm mahkemesine sundukları 05.11.2014 havale tarihli ve ekinde kimlik fotokopilerinin yer aldığı dilekçelerinde, temyizden feragat ettiklerini belirtmiş olmaları karşısında, katılanlar Ş.. M.. ve Z.. D.. vekili ile katılan E.. M..'nin temyiz istemleri ile ilgili olarak TEMYİZ İNCELEMESİNE YER OLMADIĞINA, B) Sanık müdafiinin temyiz isteminin incelenmesine gelince; Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin eksik incelemeye dayalı olarak karar verildiğine, kusur durumuna, ceza miktarına, erteleme hükümlerinin uygulanmamasına ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak; 1- TCK'nın 50/4. maddesi atfıyla aynı Kanun'un 50/1-a maddesinin sanık hakkında uygulanıp uygulanmamasına karar verilirken, sanığın kişiliği, sosyal ve ekonomik durumu, yargılama sürecinde duyduğu pişmanlık ve suçun işlenmesindeki özellikler nazara alınarak, dosyaya yansıyan bilgi ve kanıtlar isabetle değerlendirilip, denetime olanak verecek ve somut gerekçeler de gösterilmek suretiyle takdir hakkının kullanılması gerektiği gözetilmeden, bilinçli taksirin koşullarının bulunmadığı somut olayda, kazanın hemen ardından olay mahallini terk etmeyip, aracında yolcu olarak bulunan ve kaza neticesinde yaralanan arkadaşının yardımına koşan, duruşmayı takip eden, öğrenci olup, dosya içeriğindeki delillere göre olumsuz bir kişiliği belirlenemeyen ve takdiri indirim maddesi uygulanarak hükmedilen cezasında indirim yapılan sabıkasız sanık hakkında, katılanların, karar tarihinden sonra hüküm mahkemesine sundukları 05.11.2014 havale tarihli dilekçelerinde, tüm zararlarının tazmin edilmesi nedeniyle sanığa yönelik şikayetlerinden vazgeçtiklerini ifade ettikleri de nazara alındığında, “Sanığın kazadan sonra müşteki tarafın zararını karşılamamış olması, olay sonrasında katılanlara yardım edilmemiş olması, katılanların mağduriyetinin hala devam ediyor olması dikkate alınarak ve takdiren” şeklindeki, dosya kapsamına uygun düşmeyen yetersiz gerekçelere dayalı olarak, hükmedilen uzun süreli hapis cezasının adli para cezasına çevrilmemesine karar verilmesi, kanuna aykırı, 2- Kendilerini aynı vekil ile temsil ettiren katılanlar Ş.. M.. ve Z.. D..'ın, sanık hakkında mahkumiyet kararı verildikten sonra, hüküm mahkemesine sundukları 05.11.2014 havale tarihli dilekçelerinde, sanığa yönelik şikayetlerinden vazgeçtiklerini ifade etmiş olmaları karşısında, katılanlar hakkındaki katılma kararının CMK'nın 243/1. maddesi gereğince hükümsüz kalması ve katılanlar lehine vekalet ücretine hükmedilmesi nedeniyle bu hususun yeniden değerlendirilmesi amacıyla hükmün bozulmasında zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş olup, sanık müdafiinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 21.10.2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.