Mahkemesi :Ağır Ceza MahkemesiSuç : 2863 sayılı Kanun'a aykırılıkHüküm : 2863 sayılı Kanun'un 65/b, 765 sayılı TCK’nın 59/2. maddeleri gereğince mahkumiyet 2863 sayılı Kanun'a aykırılık suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık hakkında yapılan yargılama sonunda, Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nin 15/09/2009 tarih, 2009/157 esas, 2009/201 karar sayılı ilamıyla, sanığın 15/10/2002 tarihinde işlediği sabit görülen 1. derece sit alanına inşai ve fiziki müdahalede bulunmak suçundan 2863 sayılı Kanun'un 65/b, 765 sayılı TCK'nın 59/2. maddeleri gereğince 10 ay hapis, 180 TL adli para cezasıyla cezalandırılmasına ve 5271 sayılı CMK’nın 231. maddesi uyarınca hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verildiği, bu kararın 03/12/2009 tarihinde kesinleştiği ve kesinleşme tarihinden itibaren 5 yıllık denetim süresinin başladığı, daha sonra, sanığın, 20/07/2011 tarihinde 2863 sayılı Kanuna aykırılık suçunu işlediği sabit görülerek sanık hakkında Alanya 2. Sulh Ceza Mahkemesi'nin 26/03/2013 tarih, 2012/402 esas, 2013/492 karar sayılı ilamıyla mahkûmiyet kararı verildiği ve anılan kararın 26/03/2013 tarihinde kesinleşmesine müteakip, denetim süresi içinde kasıtlı suç işleyen sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının değerlendirilmesi için yapılan 17/06/2013 tarihli ihbar üzerine, Alanya 1. Ağır Ceza Mahkemesi'nce, dosya yeniden ele alınıp, 21/06/2013 tarihli tensip zaptı ile duruşma açılarak, 23/10/2013 tarihinde sanığın mahkumiyetine karar verildiği görülmekle; Sanık hakkındaki hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına dair 15/09/2009 tarihli kararın kesinleşme tarihi olan 03/12/2009 tarihinden itibaren denetim süresi içinde verilen mahkumiyet kararına konu ikinci suçun işlendiği 20/07/2011 tarihine kadar CMK'nın 231/8. maddesi gereğince dava zamanaşımının durduğu, bu sürenin eklenmesi halinde suç tarihi ile inceleme tarihi arasında sanığın lehine olan 765 sayılı TCK'nın 102/4, 104/2 maddesinde öngörülen 7 yıl 6 aylık olağanüstü zamanaşımı süresinin dolduğu anlaşılmakla, sanık müdafinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olup, hükmün gerçekleşen zamanaşımı nedeniyle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi gereğince BOZULMASINA, aynı Kanunun 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, 765 sayılı TCK’nın 102/4, 104/2 ve 5271 sayılı CMK’nın 223/8. maddeleri gereğince kamu davasının DÜŞMESİNE, 18/06/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.