Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 15028 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 22754 - Esas Yıl 2013





Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiSuç :Trafik güvenliğini tehlikeye sokmaHüküm :TCK'nın 179/2, 53/1, 58/7. maddeleri gereğince mahkûmiyet Trafik güvenliğini tehlikeye sokma suçundan sanığın mahkûmiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Olay günü gece saat 03:12 sularında açık havada, aydınlatmanın bulunduğu meskun mahalde, bölünmüş, tek yönlü, 10,5 metre genişliğindeki yüzeyi kuru, asfalt kaplama, eğimsiz düz yolda idaresindeki otomobille seyir halinde olan sanığın, ışık kontrollü dönel kavşakta, seyir yönüne yanan fasılalı kırmızı ışığa rağmen kavşağa kontrolsüzce ve kavşaklarda geçiş üstünlüğü kuralını ihlal ederek girmesi, bu esnada idaresindeki otomobille kavşağa fasılalı sarı ışıkta giren mağdur ...'in idaresindeki araca tam kusurlu olarak çarpması şeklinde gelişen ve üç kişinin basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek şekilde yaralanmasıyla sonuçlanan olayda; soruşturma aşamasında uzlaştırıcı olarak atanan Akşehir Denetimli Serbestlik ve Yardım Merkezi Şube Müdürü ... tarafından Akşehir Cumhuriyet Başsavcılığına sunulan ve taraflar arasında uzlaşmanın sağlandığına ilişkin 04.07.2012 tarihli Uzlaştırma Raporundan sonra, sanık hakkında düzenlenen 15.08.2012 tarihli iddianamede her ne kadar mağdurların yaralanmalarından söz edilmişse de, taksirle yaralama eylemi nedeniyle uzlaştırmanın sağlanmış olmasından dolayı sanığın, kaza anında alkollü araç kullanması nedeniyle TCK'nın 179/3. maddesi uyarınca cezalandırılmasının talep edilmesi ve mahkemenin sanık hakkında “Trafik Güvenliğinin Tehlikeye Sokma” suçundan ceza tayininde isabetsizlik görülmemesi nedeniyle tebliğnamedeki bozma öneren görüşe iştirak edilmemiş; gerekçeli karar başlığında, CMK’nın 232/2-c maddesine uygun şekilde suçun işlendiği zaman diliminin gösterilmemesi, mahallinde tamamlanması mümkün yazım eksikliği olarak kabul edilmiştir.Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın, ceza miktarına ve eksik incelemeye ilişkin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddine, ancak;1- Hükmün esasını teşkil eden kısa kararda ve gerekçeli kararın hüküm kısmında, sanık hakkında temel cezanın tayini sırasında uygulama maddesi olan 5237 sayılı TCK'nın 179/3. maddesine yer verilmemesi suretiyle CMK'nın 232/6. maddesine aykırı hareket edilmesi,2- Sanığın TCK’nın 53. maddenin (1) numaralı fıkrasının (c) bendindeki hak ve yetkileri kullanmak yönündeki yoksunluğunun, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından “koşullu salıverilme tarihine kadar” diğer kişiler yönünden ise, “hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar” karar verilmek gerektiği gözetilmeden 53. maddenin (3) numaralı fıkrasına aykırı davranılması,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu konularda, aynı Kanunun 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden hüküm fıkrasının 1. paragrafında yer alan “179/(2)” ibaresinden önce gelmek üzere 179/3 maddesi yollamasıyla aynı Kanunun” ibaresinin eklenmesine, hükümden 53. maddenin uygulanmasına ilişkin 2. paragrafın çıkartılarak yerine “Sanığın 5237 sayılı TCK’nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (a, b, d ve e) bentlerinde belirtilen haklardan aynı yasanın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına, 5237 Sayılı TCK'nın 53. maddesinin 1. fıkrasının (c) bendinde belirtilen haklardan ise, kendi alt soyu açısından aynı Kanunun 53/3. maddesi gereğince koşullu salıverilme tarihine kadar, diğer kişiler bakımından 5237 sayılı TCK'nın 53/2. maddesi gereğince hapis cezasının infazı tamamlanıncaya kadar yoksun bırakılmasına” bendinin yazılması suretiyle eleştirilen husus dışında sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 18.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.