Mahkemesi :Sulh Ceza MahkemesiTaksirle yaralama suçundan sanık ...’nün, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 89/1, 89/2-b, 22/3 ve 62/1. maddeleri uyarınca 11 ay 20 gün hapis cezası ile cezalandırılmasına dair Alaşehir Sulh Ceza Mahkemesinin 28/01/2014 tarihli ve 2013/840 esas, 2014/136 sayılı kararını kapsayan dosya incelendi.5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 53/1. maddesinde "Kişi, kasten işlemiş olduğu suçtan dolayı hapis cezasına mahkûmiyetin kanuni sonucu olarak;" aynı maddenin birinci fıkrasının a-b-c-d-e bentlerinde bildirilen hakları kullanmaktan yoksun bırakılacağı düzenlenmiş ve taksirle suçlarda bu madde gereğince hak yoksunluğuna hükmedilemeyeceği gözetilmeden yazılı şekilde karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü'nün 15.04.2014 gün ve 994660652-105-45-2852-2014/7453/26170 sayılı kanun yararına bozma talebine atfen, Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 06.05.2014 gün ve 2014/145319 sayılı tebliğnamesi ile daireye ihbar ve dava evrakı tevdi kılınmakla;Dosya incelenerek gereği düşünüldü:Taksirle yaralama suçundan mahkum olan sanık hakkında, kasten işlenen suçlarda uygulanan TCK'nın 53. maddesi gereğince hak yoksunluklarına hükmedilemeyeceğinin gözetilmemesi,İsabetsiz olup, kanun yararına bozma talebine atfen düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, Alaşehir Sulh Ceza Mahkemesinin 28.01.2014 tarih ve 2013/840 esas, 2014/136 sayılı kararının CMK’nın 309/4-d maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, CMK'nın 309/4-d maddesindeki “Hükümlünün cezasının kaldırılmasını gerektiriyorsa cezanın kaldırılmasına, daha hafif bir cezanın verilmesini gerektiriyorsa bu hafif cezaya Yargıtay ceza dairesi doğrudan hükmeder.” şeklindeki düzenleme gereği bozma nedenine göre uygulama yapılarak, hükmün, sanık hakkındaki hak yoksunluklarını içeren ALTINCI BENDİNİN hüküm fıkrasından çıkartılması ile diğer hususların aynen bırakılmasına, infazın ve müteakip işlemlerin buna göre mahallinde yapılmasına, dosyanın mahalline iadesi için Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 16.06.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.