Anasayfa / İçtihat / Yargıtay Karar No : 14856 - Karar Yıl 2015 / Esas No : 22880 - Esas Yıl 2014





Tebliğname No : 12 - 2014/234594Mahkemesi : Mersin (Kapatılan) 9. Sulh Ceza MahkemesiTarihi : 05/05/2014Numarası : 2014/131 - 2014/410 Suç : Taksirle yaralama Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:03.11.2013 günü saat 21.30 sıralarında sanık sürücü C.. K..'ın yönetimindeki araç ile yerleşim yeri içinde, 7.5 metre genişliğinde, aydınlatmanın olmadığı, iki yönlü, kuru, düz, eğimsiz, asfalt kaplama yolda 212. sokakta seyir halindeyken, olay mahalli olan 3 yönlü kontrolsüz kavşağa gelip, sol tarafta bulunan 213. sokağa döndüğü sırada, aracının sağ ön tampon kısmı ile, ana yolda seyir halinde olan katılan sürücü E.. S.. yönetimindeki motorsikletin ön lastik ve çamurluk kısımlarının çarpışması ile meydana gelen kazada, kusur tespitinin mahkemenin yetkisi kapsamında olduğu, sanık C.. K..'ın da sol tarafa dönüşü sırasında, katılan yönetimindeki motorsikletin önünü kapatması ile kazaya neden olduğu, dolayısıyla tam kusurlu olduğu şeklindeki mahkeme kabulünde isabetsizlik bulunmadığı dikkate alınarak, tebliğnamede bozma içeren düşünceye iştirak edilmemiş taksirli suçlar açısından temel cezanın belirlenmesinde TCK'nın 61/1 ve 22/4. madde ve fıkralarında yer alan ölçütlerden olan failin kusuru, meydana gelen zararın ağırlığı, suçun işleniş biçimi ile suçun işlendiği yer ve zaman nazara alınmak suretiyle TCK'nın 3/1. maddesi uyarınca işlenen fiilin ağırlığıyla orantılı olacak şekilde maddede öngörülen alt ve üst sınırlar arasında hakkaniyete uygun bir cezaya hükmolunması gerekirken, sanığın tam kusurlu olduğunun mahkemece de kabul edildiği somut olayda, sanığın taksirinin yoğunluğu ve bir kişinin basit tıbbi müdahaleyle giderilebilir şekilde yaralandığı gözetilerek, alt sınır aşılarak hak ve nesafete uygun bir ceza tayini yerine, asgari hadden ceza tayin edilmesi, temyiz edenin sıfatına göre bozma sebebi yapılmamıştır. Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanık müdafiinin kusura, eksik inceleme yapıldığına, bilirkişi raporuna ve sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;1-Hapis cezası ertelenen sanık hakkında denetim süresi belirlenirken, denetim süresinin herhangi bir yükümlülük belirlemeden veya uzman kişi görevlendirmeden geçirilmesine karar verilirken ve denetim süresi içinde sanığın kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezanın kısmen veya tamamen infazına karar verilirken uygulama maddelerinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK'nın 232/6. maddesine aykırı davranılması,2- Sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 51/8. maddesi uyarınca denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezanın infaz edilmiş sayılacağının kararda belirtilmemesi,Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun'un 8. maddesi gereğince halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA; ancak yeniden yargılamayı gerektirmeyen bu hususlarda, aynı Kanun'un 322. maddesi gereğince karar verilmesi mümkün bulunduğundan, aynı maddenin verdiği yetkiye istinaden; hüküm fıkrasının 3. bendinin 3. cümlesinin başına "TCK'nın 51/3. maddesi gereğince" ibaresinin, hükmün 3. bendinin 4. cümlesinin başına "TCK'nın 51/6. maddesi gereğince" ibaresinin, hüküm fıkrasının 3. bendinin 5. cümlesinin başına "TCK’nın 51/7. maddesi gereğince" ibaresinin eklenmesi, aynı cümlenin devamına da "TCK'nın 51/8. maddesi gereğince sanık denetim süresini iyi halli olarak geçirdiği taktirde cezasının infaz edilmiş sayılmasına” ibaresinin eklenmesi suretiyle, sair yönleri usul ve kanuna uygun bulunan hükmün, eleştiri dışında, isteme aykırı olarak DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 08/10/2015 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.