Anasayfa /
İçtihat /
Yargıtay Karar No : 1466 - Karar Yıl 2014 / Esas No : 23981 - Esas Yıl 2013
Tebliğname no : 12 - 2013/299747Mahkemesi : Silifke 1. Asliye Ceza MahkemesiTarihi : 14/04/2010Numarası : 2009/649 - 2010/218 Suç : 2863 sayılı Kanuna aykırılıkSuç Tarihi : 13/08/20082863 sayılı Kanuna aykırılık suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:Sanık hakkında, Adana Kültür ve Tabiat Varlıklarını Koruma Kurulu'nun 13/09/1993 tarih ve 1499 sayılı kararı ile 1. derece arkeolojik sit alanı olarak tescilli Karadedeli köyü Karakabaklı harabelerinin bulunduğu örenyerinde, tarla sürmek suretiyle ziraat yaptığı ve havuz inşa ettiği iddiasıyla dava açıldığı, kolluk kuvvetleri tarafından düzenlenen 07/08/2009 tarihli olay yeri tespit tutanağında, sanığın kullandığı yerin boş arazi konumunda olduğu, ekili ve dikili bir alanın bulunmadığı, araziye yoldan giriş yerinin karşısında ve giriş sol kısımlarında tarihi yapılara ait izlerin bulunduğunun belirlendiği, Milli Emlak memurlarınca düzenlenen 13/08/2008 tarihli tespit tutanağında ise, yaklaşık 2757 m2 lik alanlı yerde sanık tarafından sebze ziraati yapıldığı, yukarısında su havuzu yapıldığı, bu bölümün tescil harici yerde kaldığı, içerisinde anıt mezar tarihi kalıntısının bulunduğunun tespit edildiği, sanığın 26/03/2010 tarihli keşif sırasında alınan savunmasında, hakkında işlem yapılınca dava konusu yerde ekmeyi bıraktığını, havuz yapmadığını, havuz yapmak için çukur açmadığını beyan ettiği, milli emlak şefi tanık Abdulkadir Yüce ile milli emlak memuru tanık Ramazan Karagülleoğlu'nun, tutanak tuttukları tarihte sanık tarafından sebze ziraati ve su havuzu yapıldığı belirtilen yerde ayrıca bir havuz çalışması mevcut olduğunu, arazide keşif tarihi itibariyle gözükmediğini beyan ettikleri, mahkemece, sanık tarafından kullanılan yerin düz bir arazi ve tarım yapmaya elverişli olduğu, ancak herhangi bir ürünün ekili-dikili olmadığı, içinde veya yakın çevresinde havuz ya da havuz inşaatı bulunmadığının gözlemlendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeksizin, “sanığın, birinci derece arkeolojik sit alanı içerisinde inşai, fiziki ve zirai faaliyette bulunduğunun sabit olduğu” şeklindeki, dosya kapsamına uygun olmayan gerekçe ile yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 24/01/2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.